02 Kasım 2011 Çarşamba Saat 09:06
Kürdistan Halk İnisiyatifi, Hakkâri’nin Çukurca İlçesinde kimyasal silahlarla öldürüldüğü belirtilen gerillaların cenazelerine sahip çıkılmasını istedi. Fethullah Gülen’in Kürtlere karşı “katliam fetvası verdiğini belirten Halk İnisiyatifi, kendileri açısından cemaatin hiçbir meşruluğu, yasallığı ve hukuki dayanağı kalmadığını bildirdi.
Kürdistan Halk İnisiyatifi, gerilla güçlerine yönelik hava ve kara operasyonları ile Kürt siyasetçilerine yönelik gözaltı ve tutuklamalara dikkat çekerek, “Sömürgeci Türk devleti kendi sömürgeci katliamcı tarihine yaraşır bir şekilde AKP öncülüğünde Kürtlere karşı başlattığı soykırımı ısrarla sürdürüyor dedi.
KÜRT DÜŞMANLIĞININ YEMİNLİ GERİCİLERİ
AKP’nin Kürt halkına karşı geliştirdiği saldırılara, başta basın olmak üzere “birçok gerici, faşist ve kendine dindarım, liberalim diyen demokrasi ve Kürt düşmanlığının yeminli gericilerin destek verdiği belirtilen açıklamada, söz konusu kesimlerin katliamları açıkça savundukları ifade edildi.
GÜLEN KATLİAMA FERMAN ÇIKARDI
İntikam yeminleri ederek “Kürtleri topyekûn katletmenin gerekli olduğunu açıkça savunan Başbakan ve Cumhurbaşkanına Fetullah Gülen’in de katıldığı belirtilen açıklamada, şöyle denildi:
“Kendisine hoca, dindar yakıştırması yapılan Fethullah Gülen de açıkça katıldı. Kürtlerin alçakça katledilmesine, her türlü zulmün uygulanması gerektiğine açıkça fetva çıkarmaktadır.
Savaş ilanından öte bir şeydir bu tutumlar. Çünkü savaşın da bir kuralı, bir prensibi var.
‘Hoca efendi’ Kürtlerin katledilmesini Allah adına, din adına istemekte. ‘…Onların altlarını üstlerine getir, birliklerini boz, evlerine ateş sal, köklerini kurut ve işlerini bitir’ diye niyaz etmektedir. Direngen Kürt halkı, bu sözlerden de anlaşılacağı gibi Kürtlerin topyekûn katliamına ferman çıkarılmış, fetva verilmiştir.
ÇUKURCA’DA KİMYASAL SİLAH KULLANILDI
Bu ferman uygulanırken tüm dünyanın gözleri önünde “her türlü alçakça saldırı, vahşet ve insanı insanlığından utandıran araç ve yöntemlerle sürdürme mubah görülmemektedir denilerek Çukurca’daki vahşete dikkat çekildi:
“Son Çelê eyleminden sonra, napalm başta olmak üzere her türlü kimyasal silahı kullanarak katledilen gerillaların tanınmaz hale getirilmesi AKP hükümetinin söz konusu katliamların vahşet düzeyini göstermektedir.
Artık sözün bittiği, insanlığın ayaklar altına alındığı bir noktadır bu nokta. Bu alçakça ve zalimce saldırılar karşısında sessiz kalmanın, yetersiz tepki içinde olmanın zamanı değildir.
Kahraman Kürt halkı artık ne durmanın, ne susmanın, ne de düşünmenin zamanıdır.
Artık Bizim için ölüm fermanları çıkaran, katliamımıza fetvalar verenlere bu halkın direnişinden taviz vermeyeceğini göstermenin zamanıdır. Artık fermanları ve fetvaları boşa çıkarmanın, sahiplerine karşı misli ile ödetmenin zamanıdır.
‘GERİLLA CENAZELERİNE TOPYEKÜN SAHİP ÇIKILMALI’
Halk İnisiyatifi Çukurca’da yaşamını yitiren gerillaların cenazelerine topyekûn alanlara dökülerek sahip çıkma çağrısında bulundu:
“Kimyasal silahlarla katledilen Gerillalarımızı, canlarımızı, kanlarımızı, bedenleri lime lime edilen onurlarımızı son yolculuklarına uğurlarken topyekûn alanlara dökülerek onur borcumuzu ödemeliyiz. Ülkemizin dört bir yanına gidecek olan cenazelerimizi sahiplenmeli. Onların direnişçi, kahraman anılarına layık olmalıyız. Tüm sembollerimizle, sloganlarımızı en güçlü şekilde haykırarak yürümeliyiz. Ve tüm dünya bir kez daha görmelidir ki bu halk kendi evlatlarına sahip çıkacak, onların özgürlükçü direniş geleneklerini zaferi kazanana kadar sürdürecektir.
Kahraman direngen Kürt Halkı destansı direnişleri ile bizi onurlandıran, özgür yaşam yolumuzu aydınlatan ve bunun için hiçbir fedakârlıktan kaçınmayan evlatlarımızın kahramanlıklarına denk bir şekilde herkes cenazelere sahip çıkmalı.
Nerede ise Kürdistan’ın her iline, diğer parçalara ve Türkiye metropollerine götürülen ve götürülecek olan her gerillanın cenazesine katılmayı her Kürt kendisi için onur ve namus borcu görkemli serhıldan ruhu ile katılmalı. Her cenaze töreni yeni bir serhıldana dönüşmeli.
GÜLEN CEMAATİNİ TANIMAYACAĞIZ
“Ferman ve fetva sahiplerinin tüm kurum ve kuruluşlarını başlarına çalmak gerekir denilen açıklamada, Türk devleti ve AKP hükümetinin tüm kurum ve kuruluşları ile onlara destek verenlere “amansız bir tutum içinde olunması istendi: “Bizi tanımayanları biz de tanımamalıyız. Bizim için ölüm fermanları çıkaran, intikam yeminleri eden ve fetva vererek katledenleri biz de tanımamalıyız. Onların bizim için hiçbir meşruluğu, yasallığı ve hukuki dayanağı kalmamıştır.
BDP’Lİ VEKİLLERE MECLİSİ TERKEDİN ÇAĞRISI
Açıklamada, BDP’li milletvekillerine de çağrı yapılarak, meclisten ayrılarak halk arasına katılmaları istendi. Açıklamada, “Artık mecliste olmalarının anlamı kalmayan halkın vekillerine Gever Halk İnisiyatifi’nin yaptığı çağrıya kulak verilmeli. Halkın yanında olmaya çalışan, onların acılarını paylaşan vekillerimiz her gün hakarete uğramakta, tartaklanarak darp edilmektedir. Dolayısıyla mecliste olmanın pratik bir anlamı kalmamıştır. Faşist katliamcı güruhların, insanlıktan çıkmış canilerin meclisini onlara bırakıp halkınızın yanında yerinizi alınız ifadeleri kullanıldı.
“Ferman ve fetva sahiplerinin bizim için reva gördüklerini biz de onlar için reva görmeliyiz diyen Halk İnisiyatifi, “Önderliğimize karşı geliştirilen ağırlaştırılmış tecrit ortadan kalkana kadar, Önderliğimizin güvenliği ve sağlığına ilişkin koşullar düzeltilene kadar serhıldan ruhu ile direnişi hayatın her alanına ve zamanına yayarak süreklileştirmeliyiz diye belirtti.
Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi
www.navendalekolin.com – www.lekolin.org – www.lekolin.net – www.lekolin.info