22 Eylül 2014 Pazartesi Saat 07:41
Kutsal caniler diyorlardı onlara. Kardeşlik Derneği
diyorlardı. O’nlar için “Yahudi Partizanlar Topluluğu diyorlardı.
Bilmem bu ‘topluluk’ terimi tanıdık geldi mi size. Hani
Başbakan Davutoğlu IŞİD için “öfke topluluğu demişti ya. İşte o Yahudi
Partizanlar Topluluğu, bu gün ki IŞİD’in ta kendisidir. IŞİD’i iki bin yıl
öncesine götürmekle ne Yahudiler hedefe alınıyor ne de radikal İslam’ın kanlı
yüzü temize çıkarılmaya çalışılıyor. Döneminde bu topluluk da sözde İsrail için
Yahudileri ve diğer din ve inançları hedef alıyordu, günümüzde IŞİD’de sözde
İslam için Müslümanlar ve diğer din ve inançları hedef alıyor.
Ne ilginçtir ki dönemin canilerinin yol ve yöntemleriyle
günümüz canilerinin yol ve yöntemleri, ele geçirmeye çalıştığı coğrafi bölgeler
bire bir aynı. Neresi mi? Tabi ki ‘Vaat edilen ülke’, Tanrının ülkesi! Kimin
için mi? Tabi ki ‘seçkin ulus’ İsrail için.
Denilir ki, “Yahudi Partizanlar Topluluğu Hermon Tepesi’nden
Ölü Deniz’e kadar herkese dehşet salıyor, hatta daha güneye, Idumea çölüne dek
iniyorlardı. Ellerinde demir kancalar, urganlar ve bıçaklar, dolaşıyorlar:
“kâfirlere haraç vermeyin , diye bağırıp duruyorlardı “tek bir efendimiz var
bizim, o da Adonay! diyerek “Kutsal yasaya karşı gelen herkesi, Tanrının
düşmanlarıyla konuşup gülüşenleri veya çalışanları öldürün, vurun kırın,
öldürün. Açın yolu, açın ki Mesih geçebilsin! Temizleyin dünyayı, caddeler
hazır olsun, Mesih geliyor! ve güpegündüz köylere, şehirlere dalıyorlar.
Kimseye sorgu sual etmeden Yahudiler dâhil kafalarını kesiyorlardı. Tıpkı bugün
IŞİD’in yaptığı gibi. Döneminde Yahudilik adına Yahudilerin ve diğer dinlerin
kafalarını kesenler, bugün İslamiyet adına Müslüman ve diğer din üyelerinin
kafalarını kesiyor.
Öyle ya, Kutsal kitap, kutsal yazılar böyle diyordu! “
Cerizim Dağı eteğinde meşe ağaçlarının altında görünmüştü Tanrı. Hz. İbrahim’e
dağları, ovaları, bir uçtan bir uca, Hebron Dağ’ından Idumea’ya ve Midye
ülkesine dek göstermiş ve demişti: ‘İşte vaat edilen ülke, süt ve bal akan
ülke. Size söz vermiştim, bu ülkeyi size vermiştim diye. İşte sizindir!’
Dünya’nın her ülkesinden cani transferleriyle kan döken bu
terör örgütü bir türlü durdurulamıyor. Vaat edilen ülkenin kapsamı içerisinde
bugün ki İsrail’in olduğu ve hâkimiyetindeki bölgeler ile Midye (Midya –
Mudyâni – Midyani – Midian – Medya – Med), yani Kürdistan var. Midye olarak
geçen bölge Kürdistan’ın ta kendisidir. Kuran-ı Kerim Hûd süresi 84. ayette
aynen şöyle geçer: “Ve Medyen halkına da kardeşleri Şuayb’i peygamber olarak
gönderdik “… Bugün Şuayp şehri Urfa Harran sınırları içerisinde hala ayaktadır.
Ayrıca kitap (Tevrat) ehli Hz. Musa aynı zamanda Hz. Şuayb’in de damadıdır.
IŞİD, İslam örtüsü altında dönemin Yahudi Partizanlar
Topluluğunun, yani Kutsal Caniler’in günümüz versiyonudur. Stratejik Derinlik
kitabının yazarı Davutoğlu eğer -neredeyse dünyanın her ülkesinden militan
örgütleyen bu terör örgütüne- IŞİD için “öfke topluluğu diyorsa, orada durup
derinlemesine düşünmek gerek.
IŞİD İsrail’e bağlı bir terör örgütüdür. Bakmayın ABD’nin
IŞİD için sahte acil eylem planı zırvalamalarına. Bu canileri durduracak tek
güç göründüğü kadarıyla özgür Kürt gücüdür. Bunun için de Kürt halkının tüm
parçalarda hesapsız ve çıkarsız bir şekilde, hiçbir şeyi bahane etmeden tüm sorunlarını
çözüp birleşmesi gerekiyor. Şüphesiz ki birliğe gelmeyen Kürt gücü doğal olarak
taraf olacaktır. Adeta Filistinleştirilmek istenen Kobanê’den de anlaşılıyor ki
şayet IŞİD durdurulamazsa bugün Rojava ve Başûr’a saldıran bu terör örgütü,
hedefine yarın, Urfa üzerinden Bakûr’u ve daha sonra da Rojhılat’ı
koyabilecektir.
Ya ulusal birlik ile onurlu bir şekilde ülke savunması ve
özgür Kürdistan, ya da İsrail bağımlısı olarak onursuz bir yaşam!
Mehmet Serhat
Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi
www.navendalekolin.com – www.lekolin.org – www.lekolin.net –
www.lekolin.info
0
21
TR
:” ”
:””
” “,” ”
:” ”