PKK, KDP’nin Kelar’da yaşanan saldırıdan kendilerini sorumlu tutmasını haksız ve mesnetsiz olarak tanımlayarak herhangi bir arkadaşlarının başına gelecek olan olaylardan KDP’nin sorumlu olacağını kaydetti.
PKK Dış İlişkiler Komitesi açıklaması şöyle:
“KDP tüm zamanlarının en iğrenç, komplo, propaganda ve planlarını geliştirerek Kürt halkının çıkarlarına açıkça ihanet eden bir tutum içindedir. Kürt halkı üzerinde soykırım uygulayan, katleden, zorla göçerten, en gözde kutsalları şehit cenazeleri ve şehitlikler üzerinde ahlaksız ve insanlık dışı hakaret ve aşağılayıcı uygulamalar yapan faşist AKP-MHP rejimiyle kader birliği içinde Kurdistan Özgürlük Gerillası’na karşı savaşta yer alabilecek kadar şahsiyetsiz bir duruma düşmüştür. İşgalci-soykırımcı Türk devletini Başûrê Kurdistan’a çeken, işgalin ve ilhakın önünü açan kesinlikle KDP’dir. Kürdistan’daki doğa kırımı, halkı göçe zorlama, yakılan ve virane edilen köyler hepsi işbirlikçi KDP ile Türk devletinin birlikte oluşturdukları ortak konseptin sonuçları olmaktadır.
KDP işgalci Türk devletiyle sadece askeri alanda birlikte değildir. Aynı zamanda Türk devletinin Başûrê Kurdistan’ı işgal ve ilhak eden saldırılarını meşrulaştıran, bunun için utanmadan birçok kesimlerle büyük bir gayretle görüşmeler yapmakta, tüm diplomatik imkanlarını bunun için kullanmaktadır.
KDP, yalan, hile ve entrika üzerinde geliştirdiği propaganda ile PKK’yi karalamaya, böylelikle gündem değiştirip suçlarının üstünü örtmeye çalışmaktadır. Halkımız PKK’nin kadın özgürlükçü, ekolojik, demokratik bir toplum hareketi olduğunu çok iyi bilir. KDP’nin eril zihniyetini, kadın karşıtlığını, ekoloji ve doğa düşmanlığını da çok iyi bilir. Şimdi KDP hiç yüzü kızarmadan ve utanmadan halen Hewlêr’de ve Kerkûk’te çıkan yangınlarda PKK’yi sorumlu tutan bir aymazlık içindedir. Halbuki bu yangınların MİT ve Parastin işbirliğiyle çıkarıldığı ortaya çıkan bazı somut bilgi ve belgelerle doğrulanmıştı. İşgalci Türk devleti Başûrê Kurdistan’ın köylerini, ormanlarını her gün, her saat bombalamakta, cayır cayır yakmaktadır. Bunun suç ortağı ise KDP’dir.
Sözde Kurdistan Bölgesi Güvenlik Konseyi denilen özünde ise Barzani ailesinin güvenlik konseyi olan konseyin PKK’yi KDP yetkililerinden Ekrem Salih’in aracına yerleştirilen patlayıcı konusunda sorumlu tutması bilinçli, maksatlı, aşağılık bir suçlamadır. Bu haksız ve mesnetsiz suçlamayı açık ve net biçimde ret ettiğimizi belirtiyoruz. Partimizin yönetimini tehdit edecek kadar zıvanadan çıkan KDP’nin bu açıklamasından sonra Başûrê Kurdistan’ın neresinde olursa olsun herhangi bir yoldaşımızın başına gelecek olan bir olayda kesinlikle KDP sorumlu olacaktır.
Halkımız ve bizler şunu çok iyi bilmekteyiz ki Başûrê Kurdistan’ın farklı bölgelerinde, farklı tarihlerde MİT ve Parastin işbirliğiyle birçok devrimci, yurtsever katledilmiştir. Bu cinayetleri işleyen katillerin, yine Parastin’ın yarattığı imkanlar ile elini kolunu sallayarak Hewlêr’e kaçtıklarını Kürt halkı çok iyi bilmektedir. Bu cinayetlerde Parastin’ın sorumlu olduğu kesindir.
Kürt halkı çok önemli, tarihsel, kritik bir süreçte geçmektedir. Yurtsever halkımız, Kurdistan’ın tüm aydın ve akademisyenleri, tüm yurtsever ve devrimci parti ve örgütler KDP’nin temsil ettiği işbirlikçi ihanet çizgisine karşı yurtseverlik çizgisinde mutlak birleşmeli. Bu temelde ancak halkımızın varlığı, özgürlüğü ve kazanımlarının korunabileceğini bilerek hareket etmelidir.”