21 Haziran 2019 Cuma Saat 07:42
Asrın
Hukuk Bürosu’nun yaptığı açıklamanın tamamı şu şekilde:
“Basına
ve Kamuoyuna
Müvekkilimiz
Sayın Abdullah Öcalan ile İmralı Ada Cezaevi’nde 18.06.2019 tarihinde bir
avukat görüşmesi gerçekleştirdik.
Sayın
Öcalan diğer görüşmelerde olduğu gibi bu görüşmede de birçok konuda
değerlendirmeler yapmış ve görüşlerini paylaşmıştır. Bu konular genel olarak
açlık grevleri, Türk-Kürt ilişkileri, Kürt tarihi, kişiliği ve kültürü, Suriye
ve Kuzey Suriye’deki durum ve olasılıklar, Demokratik Siyaset-Demokratik
İttifak imkân ve yöntemleri, Türkiye’deki güncel siyaset ve olası gelişmelere
dair olmuştur.
Sayın
Öcalan aynı zamanda güncel siyaset ve olası gelişmeler ile ilgili bir metin
kaleme almıştır. Bu metnin de görüşmenin içeriği ile birlikte, öncelikli olarak
metnin ilk muhatabı olan HDP ile paylaşılmasını ve görüşülmesini istemiştir.
Bizler de Sayın Öcalan’ın talebi doğrultusunda yapmış olduğu değerlendirmeleri
ve yazıyı, görüşmeden sonra HDP kurulları ve yetkilileri ile paylaşarak 21
Haziran 2019 Cuma günü kamuoyunu bilgilendirme planlaması yaptık. Bu konuda
belirttiğimiz muhataplar dışında bir paylaşımımızın olmadığını da özellikle
belirtmek isteriz.
Biz
kendi planlamamız doğrultusunda hazırlıklarımızı ve görüşmelerimizi yaparken
Ali Kemal Özcan isimli kişinin basınla paylaşımlarını gördük. Özcan, Perşembe
akşam saatlerinde büromuz avukatları ile de temas kurmaya çalışarak İmralı’da
görüşme yaptığını iddia etmişti. İmralı’ya avukat olmayan bir kişinin
götürüleceğine dair bir bilgiye sahip değildik. 2 Mayıs tarihinden bu yana
gerçekleşen tüm görüşmelerde uyguladığımız üzere, müvekkilimizin mesajlarını
önce muhataplarıyla akabinde kamuoyu ile paylaşan bir tutum içerisindeyiz.
Müvekkilimizin duruşu ve sözlerinin toplumsal politik bağlamda taşıdığı önemin
bilincindeyiz ve açıklamalarımızda da bu sorumluluğu ve dikkati sergilemek
çabasındayız. Dolayısıyla 2 Mayıs’tan bu yana yoğunlaştığı haliyle İmralı ve
müvekkilimiz hakkında bizimle temasa geçmeye çalışan her kişi ve kuruma karşı
da bu dikkat ve sorumlulukla yaklaşmak zorundayız. Özcan’ın gerçekleştirdiğini
söylediği görüşmesine dair ifade ettiği hususlar, bunları kamuoyu ile paylaşma
biçimi ve kullandığı kavramlar kendisini bağlayacak hususlardır. Bizim
müvekkilimizle görüşmeden bunları teyit etmek ya da yanıt vermek durumumuz
bulunmamaktadır.
Sayın
Öcalan’ın 18.06.2019 tarihli görüşmemizde kaleme almış olduğu yazıyı
açıklamanın ekinde kamuoyu ile paylaşıyoruz.
Sayın
Öcalan metnin her bir cümlesinin bir kitap mahiyetinde olduğunu ifade ederek,
metnin içeriği ile birlikte değerlendirilmesi gereken görüş ve önerilerde
bulundu.
Çözüm
odaklı daha geniş mesajları olacağını ve kendisinin de buna “umut dediğini
ifade etmiştir. Daha önceki görüşmelerde de kutuplaştırıcı dile yaptığı
vurguyu yinelemiş üçüncü yolu korumak gerektiğini belirtmiştir.
Sayın
Öcalan güncel tartışmalar bağlamında demokrasi ittifakının ikilemlere taraf ve
payanda yapılmaması gerektiğini belirtirken HDP’nin üçüncü yolu esas alarak
bunu koruması gerektiğini ifade etmiştir. Bu iki kutuplu halin cumhuriyetin
kurulmasından beri var olduğunu ve bu koşullarda bir demokrasi ittifakı ve
üçüncü çizgi olarak HDP gibi bir partiyi kurmanın ve yürütmenin tehlikeli ve
büyük bir cesaret işi olduğunu söylemiştir. Bir demokratik ittifak olarak
HDP’nin cesaretle ve akılla bir katalizör gibi tüm siyasi yapıları
demokratikleşmeye çağıracak demokratik müzakere ve çözüm siyaseti geliştirmesi
gerektiğini paylaşmıştır.
Sayın
Öcalan HDP’de vücut bulan demokratik ittifak anlayışının güncel seçim
tartışmalarına taraf ve payanda yapılmaması gerektiğini ifade ederken toplumsal
uzlaşıyı kast ettiğini, kutuplaştırmaya, ikili duruma tuz biber olunmaması
gerektiğini söylemiştir. Kutuplaşma siyasetinin hakaret söylemleri ve demagoji
ile bir çatışma ve savaş siyaseti olduğunu, HDP’nin kendi yolunu koruması
gerektiğini düşünmektedir. Bu hususların HDP ile görüşülmesini ve
tartışılmasını söylemiş, bununla birlikte siyasi bir parti olarak HDP’nin
çalışmalarını HDP’nin kendisinin yaptığını ve kararlarını da HDP’nin vereceğini
belirtmiştir.
Sayın
Öcalan HDP’nin demokratik ittifak ve demokratik müzakere partisi olduğunu, bunu
hayata geçirmek ve uygulamak için de bir ittifak partisi olan HDP’nin kendi
içindeki ittifaklarla da siyasetini güçlendirmesi gerektiğini düşünmektedir.
Toplumun en küçük yapısından, köyden başlayıp en yukarısına kadar birçok sorun
olduğunu, bu sorunların toplamında siyasetin durduğunu ve demokratik siyasetin çözüm
geliştirmesi gerektiğini söylemiştir.
Demokratik
uzlaşı, özgür siyaset ve evrensel hukuk üçlü sacayağı üzerine demokratik
siyasetin geliştirilmesi gerektiğini söylemiş, evrensel hukuk içinde Demokratik
Anayasal İttifak kavramını önermiştir. Evrensel hukuk içerisinde demokratik
anayasal çözümün aranacağını belirtmiştir. Demokratik İttifak çizgisine
dair 7 maddelik bildiride de bir vurgu olduğunu hatırlatmıştır.
Türk-Kürt
ilişkileri konusunda da son görüşmelerde olduğu gibi değerlendirmelerine devam
etmiştir. Daha önce çokça ifade ettiği üzere Kürt-Türk ilişkilerinin karşılıklı
olduğunu, Kürtler olmasaydı Türklerin olamayacağını, Türklere Anadolu’nun
kapılarını Malazgirt’te Kürtlerin açtığını, devamında Çaldıran ve Mercidabık’ta
Osmanlı’nın Kürtlerle uzlaşarak yol alabildiğini ifade etmiştir. Aynı durumun
tek taraflı olmayıp Kürtler açısından da geçerli olduğunu söylemiştir. Sayın
Öcalan’a göre Türkler ve Kürtler arasında bu birlikteliğin kim tarafından,
nasıl ve ne zaman bitirildiğinin, buna sebep olan güçlerin sorgulanması ve
ortaya konulması gerekmektedir. Bu birlikteliğin bozulmasıyla birçok isyanın
olduğunu, büyük kırımların yaşandığını belirttikten sonra kendi tarzının ise
farklı olduğunu, son kırk yılda yaşananlara rağmen her zaman daha büyük katliamları
önlediğini ve bunu da herkesin bildiğini ifade etmiştir.
Sayın
Öcalan görüşmede kendi siyaset yöntemine ilişkin olarak bugüne kadar
düşünerek, üreterek ve yaratıcı siyaset yaparak sorunlara çözüm aradığını ifade
etmiştir. Özellikle açlık grevleri ve ölüm orucu sürecinde de açığa çıktığı
gibi kendisine bağlılığını ifade eden binlerce kişinin varlığına rağmen bu
kadar bekleyen işin ve çözülmesi gereken toplumsal sorunun varlığını kabul
edememektedir. Tüm yükün kendisine yüklendiğini, fedakârlığın tek başına
yeterli olmadığını akıllı, yaratıcı, sorun çözücü siyaset ile herkesin bir
şeylere yoğunlaşabileceğini ifade etmektedir. Misalen, önümüzdeki dönemde bir
gündem olarak Demokratik Belediyeciliğin ne kadar geliştirileceğini merak
etmektedir.
Sayın
Öcalan Suriye konusunda Kürtlerin Araplar ve diğer halklarla birlikte inşayı
esas alan siyaset ile birlikte Suriye Devleti’ni anayasal çözüme ikna
etmelerini önemli görmektedir. Olasılık dahilindeki bir yıkım veya imhanın
önüne geçilmesinin temel yolunun bu olduğu görüşünü dile getirmiştir.
Kürt
tarihi, kişiliği ve kültürü konusunda önceki görüşmelerindeki paylaşımlarına
devamla Mem û Zin ve Cizre üzerinden değerlendirmeler yapmaya devam etmiş,
aradan geçen 400 yıllık tarihe rağmen Mem û Zin’in gölgesinin Cizre üzerinde
olduğunu ifade etmiştir. Cizre tarihi, coğrafyası, kültürü konusunda da
değerlendirmelerini yaparken Cizre tarihinde önemli bir isim olan “Ezidi Kürt Kızı Berivan
üzerinden de Ezidiler ile ilgili görüşlerini paylaşmıştır. Sayın Öcalan Kürt kültürünün
doğru öğrenilip doğru yaşanmadığını ve bugün Kürtlerin kendi çocuklarına
Kürtçeyi öğretememesini korkunç bir durum olarak düşünmektedir.
21.06.2019
Saygılarımızla
ASRIN
HUKUK BÜROSU
KÜRT
HALK ÖNDERİ ABDULLAH ÖCALAN’IN MESAJI
Kamuoyuna
Duyuru
Son
ölüm oruçları ve açlık grevlerinin sona ermesi vesilesiyle kullanmak durumunda
kaldığım şahsi inisiyatifim konusunda, olası gelişmeleri de dikkate alarak bu
açıklamayı yapma ihtiyacı duydum.
Çözüm
Sürecine ilişkin daha derinleştirilmiş ve netleşmiş bir tutumdan bahsettim.
Mevcut gelişmelere de bu perspektiften baktım. Çözüm süreci sonrasına damgasını
vuran ve Türkiye’nin geleneksel ikilemini aşmayan, dolayısıyla sürekli
çatışmacı ve kutuplaştırıcı üslubun başta Kürt sorunu olmak üzere tüm toplumsal
sorunları ağırlaştırdığı ortaya çıkmış bir sonuçtur. Cumhur ve Millet
İttifaklarının bu gerçekliğine karşılık HDP’de ifadesini bulan Demokratik
İttifak ve bağlantılı demokratik müzakere opsiyonu çözüm odaklı olmayı esas
almıştır.
Önümüzdeki
dönemde gerek iç toplumsal gerek bölgesel ve küresel sorunların daha da
ağırlaşacağını göz önünde bulundurarak bu üçüncü yol tavrının korunması büyük
bir önem ve anlam ifade etmektedir. Bu çerçevede HDP’de vücut bulan Demokratik
İttifak anlayışı, güncel seçim tartışmalarına taraf ve payanda yapılmamalıdır.
Demokratik İttifakın önemi ve tarihsel anlamı mevcut ikilemlere kendine angaje
etmemesi ve şimdiye kadar olduğu gibi seçimlerdeki tarafsız çizgisinde ısrar
etmesidir.
Demokratik
uzlaşı, özgür siyaset ve evrensel hukuk üçlü sacayağına dayalı çizgi en doğru
ve sonuç üretici siyasi platform durumundadır. İlgili tüm çevreleri bu temelde
duyarlı olmaya çağırıyorum.
18.06.2019 İmralı Kapalı
Cezaevi
Abdullah Öcalan”
0
21
TR
KO
:” ”
:””
” “,
Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi
www.lekolin.com – www.lekolin.org – www.lekolin.net –
www.lekolin.info -www.navendalekolin.com -http://kursam.org/index.html-
http://kursam.net/index.html
Kamuoyuna
DuyuruAbdullah Öcalan”