ABD Hazine Bakanlığı’nın 18 Ağustos’ta işgalci TC’ye bağlı El Hamza ve Süleyman Şah çetebaşlarına yönelik yaptırım uygulama kararının ardından harekete geçen MİT, Efrin’in Raco ilçesinde Süleyman Şah çetebaşı Ebu Amşa lakablı Mihamed El Jasem ve El Hemzat çetebaşı Seyf Ebu Bekir ile gizli bir toplantı yaptığı öğrenildi.
Lekolin.org olarak edindiğimiz bilgilere göre geçtiğimiz 17 Temmuz günü TC işgali altındaki Efrin’de, TC bağlı çetebaşlarına insanlığa karşı suç dosyalarından mali yaptırım kararı almasından sonra MİT’in Efrin’in Raco ilçesinde Ebu Emşa ve Seyf Ebu Bekir’in de aralarında olduğu çetebaşlarıyla gizli bir toplantı gerçekleştirdiği öğrenildi. İşgal altındaki bölgelerde MİT’in talimatlarıyla El Hamza ve Süleyman Şah çetelerinin yürüttüğü işkence zindanlarındaki suçların üzerini örtmek için toplantıda bir dizi karar alındığı ifade edildi.
KARA CEZAEVİ’NDE ONLARCA KİŞİ İŞKENCE ALTINDA ÖLDÜRÜLDÜ VEYA KAYBEDİLDİ
Toplantıda alınan kararların başında 2018 yılından bugüne kadarki özellikle Efrin’in Raco ilçesindeki Girtîgeha Reş (Kara Cezaevi) zindanında bulunan Kürt ve Arap tutsakları çıkarıp bilinmeyen bir yere götürülmesi geliyor. Aynı karar çerçevesinde bu zindanda işkence altında öldürülen gözaltılar ve tutukluların isim ve kayıtlarının yok edilmesi gerektiği üzerine tartışma yürütüldüğü öğrenildi. Söz konusu cezaevi ve diğer cezaevlerinde onlarca Kürt ve Arap kadınların da aralarında bulunduğu onlarca sivil insanın sadece işgalden önce Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetim kurumlarına yakın oldukları gerekçesiyle işkence altında katledildiği belirtildi.
El Hamza çetebaşı Seyf Ebu Bekir ile Süleyman Şah tugayı çetebaşı Ebu Amşa’ya, savaş suçları işleme, insan kaçırma, işkence, kadınlara tecavüz ve saldırı eylemlerine karışmaları nedeniyle ABD Hazine Bakanlığı tarafından yaptırımlar uygulandı. Efrin şehrinde bulunan gizli işkence zindanlarındaki tutsaklar doğrudan işgalci TC MİT’inin denetimi ve kontrolüne tabidir.
Doğrudan MİT’in emrine tabi olan Türkmen grupları olarak bilinen iki grubun, daha önce El Bab kırsalındaki 70 Kürt köyünü boşalttıkları için, işgal yıllarında özellikle Kürtlere karşı işlenen suçlarla dolu bir sicili bulunuyor. Ayırca Afrin’de onlarca köyü Kürt sakinlerinden boşaltarak Humus ve Hama’dan gelen Türkmenleri ve çete ailelerini yerleştirerek bölgenin demografik yapısı değiştirildi.
İşgalci TC’ye bağlı her iki çete grubu da Kürt düşmanlığıyla biliniyor. El Hamzat grubunun lideri, daha önce Suriye ordusunda subay olan, üsteğmen rütbesindeki Seyf Ebu Bekir, El-Bezâa bölgesinden geliyor. El Bab’da “vali” rütbesiyle IŞİD’e liderlik ederken, 2017 yılında Kabasin kentindeki camilerden birinde “tövbe etmezlerse Kürtleri katledeceğim” tehdidinde bulunmuştu.
Saif Ebu Bekir, kadın tutuklulara yönelik işkence ve tecavüz olaylarına katılırken, kaçırılan kadınlar, El Hamzat’a ait gizli bir hapishanede Ebu Bekir’in huzurunda kadınlara nasıl tecavüz edildiğini ve çıplak fotoğraflarının çekildiğini anlatmıştı.
İKİ ÇETE GRUBUNUN SUÇLARI BM RAPORUNDA
ABD yaptırımlarının ardından yerel insani yardım ve insan hakları örgütleri, kaçırılan, işkenceye maruz kalanlar ve tecavüze uğrayan kadınlarla iletişime geçerek, iki çete grubunun işledikleri suçları belgelemek için harekete geçmeye başladı.
Birleşmiş Milletler Bağımsız Suriye Soruşturma Komisyonu, İsviçre’nin başkenti Cenevre’deki Birleşmiş Milletler binasında düzenlediği basın toplantısında, 1 Ocak – 30 Haziran 2023 dönemini kapsayan raporunu açıkladı.
Raporda, işgalci TC ve ona bağlı çete gruplarının Suriye’de kontrol ettiği bölgelerde gerçekleştirdiği ihlallere dikkat çekilerek, “Milli Ordu” ve ona bağlı güçlerin Kürtlere karşı insanlığa karşı savaş suçları işlediği kanıtlandı.
Raporda ayrıca bölgede yaşayan Kürtlerin Özerk Yönetimle bağlantılı oldukları iddiasıyla tutuklandığı, işkenceye maruz kaldığı ve zorla yerlerinden edildiği belirtildi.