• Latest
  • All
  • Haberler
  • Editörden
  • Araştırmalar
  • Makaleler
  • Politik Analiz
  • Dizi Yazı

12 Eylül’de Kaç Kişi “Hayır” Demişti?

15 Mart 2020

TC ve HTŞ Dünyanın Gözü Önünde Alevileri Katletmeye Devam Ediyor-HABER ANALİZ

2 Temmuz 2025

Demokratik Toplum Sosyalizmi ve Öz Savunma

1 Temmuz 2025

Zilan’ın Fedailiği: Özgürlük Aşkının Manifestosu

30 Haziran 2025

Önder Apo’nun Manifestosu Ve Yaşanan Gelişmelere Etkisi

30 Haziran 2025

MİT ve HTŞ, Uyuşturucu Kaçakçılığında Baas Rejiminin İzinden Gidiyor!- HABER ANALİZ

28 Haziran 2025

Küresel ve Bölgesel Hegemonik Rekabetin Bir Yansıması

27 Haziran 2025

Emperyalist Savaşlar Ve Devrim İmkânları

26 Haziran 2025

Efrin’de El Emşat Çeteleri Yeniden Aktifleşiyor- ÖZEL HABER

25 Haziran 2025

‘Niyeti İyi Olan Bir Devlet, Kongre Sonrası İkinci Gün Komisyon Kurardı’

25 Haziran 2025

‘Doğu Kürdistan’da Alternatifi Olan Tek Güç PJAK’tır’

24 Haziran 2025

Şam’daki Kiliseye Yapılan Saldırı HTŞ Üyeleri Tarafından Yapıldı-ÖZEL HABER

23 Haziran 2025

Demokratik Ulusta Demokratik Komün Yaşamı

23 Haziran 2025
No Result
View All Result

12 Eylül’de Kaç Kişi “Hayır” Demişti?

Lekolin by Lekolin
15 Mart 2020
in Basından Seçmeler
Reading Time: 3 mins read
A A
Home Bölümler Basından Seçmeler

07 Nisan 2012 Cumartesi Saat 09:36

Ben de Aslı (Aydıntaşbaş) gibi 12 Eylül davasından heyecanlanamayanlardanım.
Katılıyorum. AKP, darbenin mirasını yiyor.

Ben de Aslı (Aydıntaşbaş) gibi 12 Eylül davasından heyecanlanamayanlardanım.

Aslı bunun nedenini “12 Eylül bitmedi ki, bütün kurumlarıyla ayakta diye özetlenebilecek bir gerekçeye dayandırdı.

Katılıyorum. AKP, darbenin mirasını yiyor.

Ama ben bu kitlesel heyecansızlığın ve mahkeme önündeki tenhalığın ardında bir gerekçe daha seziyorum:

Suçluluk duygusu…

Suç ortaklığı psikolojisi…

Benliği ezip çürüten bir günahkârlık hissi…

* * *

Mazide işlediği ve cezasını çekmediği bir cinayeti yok sayarak unutmaya çalışan suçlular gibiyiz.

Biliyoruz ki 12 Eylül, bizim ortak eserimiz…

Çoğumuz alkışladık, kimimiz rahatladık, kimimiz nemalandık, kimimiz susarak, oy atarak onayladık.

Bakmayın şimdi atıp tutanların kalabalığına:

İşadamından sendikasına, üniversitesinden basınına, parlamenterinden sanatçısına uzanan geniş bir kitle desteği sayesinde kolayca hükmetti, arsızca zulmetti 12 Eylül…

Şimdi kime sorsanız “Ben anayasaya ‘Hayır’ oyu vermiştim diyor.

Öyleyse yüzde 91,3’lük “Evet i kim verdi?

Şahin Mengü ile hesapladık:

O dönem 650 bin kişi gözaltına alınmış.

Her gözaltına alınanın 4 kişilik ailesi olsa 2,6 milyon kişi etkilenmiş demektir.

Peki, kaç kişi Evren ve anayasasına “Hayır dedi:

1,6 milyon…

Yani bazı tutukluların aileleri bile darbeyi destekledi.

Başka söze ne hacet…

* * *

Evet, katilimize âşık olmuştuk.

Belki buradan bir çıkış ummuştuk.

Şimdi 94’lük Evren’i lanetleyip duruyorlar ya… O dönem Evren’in yurt gezilerini izlemiş bir gazeteci olarak tanıklık edebilirim:

Yüz binler darbecileri coşkuyla alkışlayarak bu suça “müdahil oldu.

Şimdi mahkeme kapısına gidip “Darbecilerden hesap soralım diye bağıramıyorlarsa, biraz da bu suçluluk kompleksindendir.

Evren’in tek başına yargılanıp mahkûm olması, davanın orada durması, şakşakçıları kurtarıp aklayacağı için çoğumuzun işine gelir.

* * *

Suçluluk duygusuyla baş etmenin birkaç yolu var:

Ya suçluluk duyduğunuz konudan kaçarsınız.

Ya arsızlığa vurup üste çıkarsınız.

Ya da günah çıkarıp onunla hesaplaşırsınız.

İlk iki yol kullanışlı olsa da sonunda vicdan azabına çıkar.

Sağlıklı olan, gerçeği (suçu) kabullenip sebeplerini keşfetmek, tekrarını engellemektir.

* * *

Evet, can havliyle toplu bir suç işledik.

Ama üç yıl sonra askerin işaret ettiği partiye nanik yaparak bizim alkışlara pek güven olmayacağını da ispat ettik.

Mazimizle hesaplaşabildiğimiz, suçumuzu itiraf edebildiğimiz ölçüde rahatlayacağız.

Belki o zaman, 12 Eylül’ün ezdiği solun boşluğunda iktidar olanların, iktidarken darbenin hukukuna, seçim barajına, ekonomi bakanına sahip çıkanların, cunta liderini Köşk’te ağırlayanların şimdi “Hesaplaşıyoruz cakası satmasına göz yummayacağız.

Katilimize âşık olmamızın günahını affedecek vicdanımız…

Bundan böyle biri darbeye kalkıştığında ya da başka birileri darbenin neticelerinden nemalandığında her bir ağızdan “Hayır diye bağıracağız.

İşte biz o gün heyecanlanacağız.-www.candundar.com.tr

Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi

www.navendalekolin.com – www.lekolin.org – www.lekolin.net – www.lekolin.info   

 

Tags: araştırmakurdiKurdishkurdistanLekolinTurkishTürkiye
Share202Tweet126
Previous Post

Batman Belediye işçilerinden AKP-Erdoğan rejimi ve kayyımına İslamiyet dersi

Next Post

1 – 31 TEMMUZ HABER KRONOLOJİSİ

Lekolin

Lekolin

Related Posts

Basından Seçmeler

Cizre belediyesi AKP’liler tarafından talan ediliyor

by Lekolin
5 Mayıs 2020
0

Cizre Belediyesi’ne kayyum atandıktan sonra bütün yatırımlar “güvenlik” temelli yapılıyor. Personel alımlarının da AKP kadın ve gençlik kollarına bırakıldığı belediyede,...

Read more

NCT: PKK İsveç’in güvenliği için tehdit oluşturmuyor

5 Mayıs 2020

Başkanlık Rejimi ve Ekonomi

5 Mayıs 2020

Astana öncesi Bab ateşi

5 Mayıs 2020

Mesele dolar değil

5 Mayıs 2020
Next Post

1 - 31 TEMMUZ HABER KRONOLOJİSİ

  • Anasayfa
  • Hakkımızda
  • İletişim
  • Tüm Yazılar
  • Yorum İlkesi
  • Anasayfa
KÜRDİSTAN ARAŞTIRMALAR MERKEZİ

© 2025 Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi