07 Haziran 2015 Pazar Saat 09:33
Diyarbakır’da bir katliam gerçekleştirildi. Dört insanımız yaşamını yitirdi ve dört yüz
yaralımız var. Bunlardan ağır yaralı olanlar ve vücudunun uzuvlarını yitiren
insanlar var. Burada sorulması gereken kimin yaptığı, kimin yaptırdığı ve niçin
yaptırdığının yanında biz bu hale nasıl geldik sorularıdır. Biz bu hale nasıl
geldik sorusunu cevaplayabildiğimizde kimin niçin yaptığı ve yaptırdığı
soruları cevabını bulacaktır.
Kendisine hizmet eder hale geldiğinde iktidara gelmeden
önceki vaatlerini hatırlama ihtiyacı hissetmeyen AKP hükümetinin bu hale
gelmemizdeki rolü nedir?
Yüzde
10 barajını kaldıracaklarını söylediler ama bu barajdan en çok kendileri
faydalanacak durum geliştiğinde sağırlaştılar. Bu kendilerine hatırlatıldığında
yönetimde istikrar safsatası ile geçiştirmeye çalıştılar. HDP için de, müstehzi
bir gülüşle çalışsınlar geçsinler diyerek alay ettiler. Hatta barajdan daha çok
faydalanmak adına HDP’nin bağımsız milletvekillerine de göz diktiler.
Ağızlarından akan salyalarıyla HDP niçin parti ile seçime girmiyor şarkısını
her yerde söylediler. HDP’yi baraj altında ezerek gelecek daha fazla vekil
çıkarma hesabındaydı bu sırtlan fikirliler. Bunları yaşamadık mı? Yaşadık ama
gün geldi devran döndü. HDP çalışıp barajı aşma noktasına geldi.
Tam da
burada maskeler düştü. HDP’nin parti olarak seçime girmesini vatana ihanet
olarak dillendirdi aynı zihniyet. Vatana ihanet suçunun tüm topluluklardaki
cezası ölümdür. Bunun uygulanma yöntemi tarihten günümüze ideolojiye göre
değişmekle beraber sonu mutlak ölümle biten darağacı, giyotin, yakma, kurşuna
dizme, zehirli iğne, elektrik verme vb. uygulamalardır. Seçim sürecinde yüzün
üzerinde parti seçim bürosu ve merkezi saldırıya uğrayan HDP Bingöl’de
Hamdullah ÖĞE şahsında kurşuna dizildi, Erzurum’da seçim arabası şoförü
şahsında yakıldı. AKP bu zulümlere karşı bir kınama mesajı bile yayınlamadı.
Zaten HDP’yi vatana ihanetle suçlayan kendisiydi ve bununla amaçlanan Türkiye
ile Kürdistan’da, 6 – 7 Ekim Kobané
olaylarını tekrarlatıp seçimleri ertelemekti. Ancak HDP’nin tüm zorlamalara
rağmen bu oyuna gelmemesinin öfkesiyle çok tehlikeli son kozlarını oynadılar:
Diyarbakır’daki HDP mitinginde katliamı göze alacak kadar ağızları köpüren
caniler parça tesirli iki bomba patlattı. Bununla hedeflenen seçimlerin
ertelenmesiyle devam edecek olan süreci engelleyen ise HDP’nin tutumudur. Bu
yönüyle bu seçimleri HDP kaybetse de kazanmıştır.
Kimin
yaptığı hakkında tahminlerimiz olsa da kimin yaptırdığı konusunda fikrimiz
nettir. AKP’nin Cemaatle girdiği iktidar paylaşımı kavgası sonucu seçimlerden
önce ceza evlerinden salıverdiği eski militarist derin devlet aklının devrede
olduğu hususunda seçim sürecinde çok emare gördük. Ancak yine de
Diyarbakır’daki bu katliam Polis-İstihbarat-Mit kurumlarının bir göz yumması
olmadan gerçekleşemez. Bu kuşku götürmez bir gerçeklik olarak karşımızda
duruyor.
Diyarbakır’daki
bu katliamı gerçekleştiren de, yönlendiren de, göz yuman da teröristtir.
Vicdanımızda teröristtir. Vatana ihanet etmiştir. HDP ise bu yönüyle bu oyunu
engelleyerek vatanı kurtarmıştır. AKP’nin çokça dillendirdiği seçim sürecini
benzettiği kurtuluş savaşını HDP kazanmıştır.
Zîno Roşin KEWE
Kürdistan Stratejik
Araştırmalar Merkezi
www.lekolin.com –
www.lekolin.org – www.lekolin.net – www.lekolin.info – www.navendalekolin.com