• kurdî
  • العربية
  • Anasayfa
  • Haber
  • Makale
  • Araştırma
  • Politik Analiz
  • MİT Gerçekleri
  • Tüm Bölümler
    • Anketler
    • Duyurular
    • Röportaj
    • Editörden
    • Ekoloji
    • Ekonomi
    • Kadın
    • Gençlik
    • Dış Basından
    • Kürdistan Tarihi ve Dili
    • Kim Kimdir?
    • Basın Bültenleri
    • Basından Seçmeler
    • Kronoloji
    • Belge
    • Dizi Yazı
    • Okuyucudan
    • Özgürlük Perspektifleri
    • Serbest Yazılar
    • Teknoloji
    • MİT Gerçekleri
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Göster
  • Anasayfa
  • Haber
  • Makale
  • Araştırma
  • Politik Analiz
  • MİT Gerçekleri
  • Tüm Bölümler
    • Anketler
    • Duyurular
    • Röportaj
    • Editörden
    • Ekoloji
    • Ekonomi
    • Kadın
    • Gençlik
    • Dış Basından
    • Kürdistan Tarihi ve Dili
    • Kim Kimdir?
    • Basın Bültenleri
    • Basından Seçmeler
    • Kronoloji
    • Belge
    • Dizi Yazı
    • Okuyucudan
    • Özgürlük Perspektifleri
    • Serbest Yazılar
    • Teknoloji
    • MİT Gerçekleri
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Göster
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Göster
Anasayfa Bölümler Makaleler

ÖZ YÖNETİM KAHRAMANLARI İÇİN

Yayınlayan Kendal Bagok
21 Şubat 2021
Kategori: Makaleler
298 19
A A
ÖZ YÖNETİM KAHRAMANLARI İÇİN
Facebook İle PaylaşınTwitter İle Paylaşın

Bugün dirilişini dört parça Kürdistan’da ilerletmiş bir halk gerçekliği var. Fakat öz savunma tali konuma gelmiş değil, tam tersine daha can alıcı boyuta gelmiştir. Çünkü Kürde ölüm fermanı vermiş zihniyet değişmediği gibi saldırılarını en üst boyuta getirmiştir. Teknolojinin ölüm kusan tüm araçlarının yanında beyni işgal etmenin bin bir yöntemi ile saldırı devam etmektedir. Bu saldırıları karşılayan, kıran bir fiziki direniş ve öz savunma örgütü olarak dört parçada dimdik ayakta olan bir PKK gerçeği vardır. Halkımız sarsılmaz bir inançla bu kendi varlığının kurucu unsuruna bağlıdır. Fakat öz savunma tek yola gerçekleşmez. Önderliğin “savaşan halk gerçekliği” tanımı öz savunmaya tüm halkın topyekûn katılımı anlamına gelmektedir. Ve bugün öz savunma anlamı her şeyden önce budur. TC Faşist saldırganlığını kırmak için herkesin elinden geleni yapması öz savunmanın güncel anlamdır. Bunun için anı anı kahramanlıkla nakşeden geniş bir geleneğe sahibiz. Bizi güçlü ve yenilmez kılan da budur. Kim ne yapabilir sorusunun cevabı da bu gelenekte gizlidir. Nefes alıp verebilmek için, Kürt olabilmek, varlığını garanti altına alabilmek için kendini korumak ve saldırıyı kırmak. Kahramanların bize öğrettiği budur.

Yaklaşık 50 yıldır Kürt halkı Önder APO’nun öncülüğünde kelimelerin anlatmaya yetmediği bir direniş yürütüyor. Bu direniş ilk anından itibaren sarsılmaz bir irade ve ruh etrafında şekilleniyor. Ve bu fedai ruh Kürt halkına biçim veriyor, kimlik kazandırıyor ve toplumsallığını yaşamasına sebep oluyor. Halkımızı yok etmeye yeminli düşmana karşı öne atılan ve onun beyninde patlayan, onu püskürten her APOCU militan halkımıza can katıyor onu diri haline getiriyor. Kahramanlarıyla bu ilişki tarzını yaşayan başka halk örneği bulmak gerçekten zordur.  

Ve yine bu 50 yılın her biri sayısız direniş abidesi, kahramanları barındırıyor. Bu kahramanları birbirinden ayıran özelikler olmakla birlikte hepsi tarihin onların sırtına yüklediği misyonu sarsılmaz bir inançla tereddütsüz üstlenmeleriyle ortaklaşıyorlar. Bu nedenle bir şehidimizi anlatırken aslında tüm şehitlerimizi anlatmış oluyoruz. Simgeleşen, zirveleşen her şehidimiz aslında kendi döneminin şehitlerinin bileşkesi oluyor. Bu açıdan Şehit Agit’i anarken ya da Şehit Zilan’ı anlamaya çalışırken sadece bu şehitlerimizin şahıslarına yoğunlaşmış olmuyoruz. Aynı zamanda dönemlerinin tüm şehitlerini bu kahramanlar onların şahsında kavramaya, anmaya çalışıyoruz.

Neredeyse yarım yüzyıllık direniş sürecinin her dönemi fedai APOCU ruhu yaşamları ile somutlaştıran şehitlerle biçimlenmiştir. Bu açıdan mücadele tarihimizin hangi sürecini ele alırsak karşımıza bir destan gibi yaşamış kahramanlara sayısız örnek çıkacaktır. Bu açıdan mücadele tarihini bütünsel ele almak her zaman daha doğrudur. Ama bazı dönemler mücadelenin keskinleştiği, irade savaşının üst boyutlara çıktığı dönemler olarak farklı özellikler ve büyük sonuçlar doğurmalarıyla farklılaşırlar. 14 Temmuz Büyük Ölüm Orucu Süreci, 15 Ağustos Atılımı Dönemi yine Uluslararası Komploya karşı Güneşimizi Karartamazsınız direniş evresi bu şekildedir. Kuşkusuz Kürdistan’ın kadim direniş kalelerinde yükselen düşmanın Çökertme Planını çökerten Özyönetim Direnişi de böylesine bir süreçtir.

Bu açıdan o sürecin şehitlerini anlamak hala süren tecriti kırıp, faşizmi yıkıp Kürdistanı özgürleştirecek olan hamlenin önemini de açığa çıkaracaktır. Çünkü Komutan Çiyager’in “Ne olursa olsun sonuç muhteşem olacak” derken kastettiği sonuç, Önderliğin ve Kürdistan’ın özgürlüğüdür yani bugünkü hamlenin hedefidir. Bu nedenle bu arkadaşları düşünmek anmak sadece mücadele tarihimizi anlamak değil, güncel sonuçlar çıkarma anlamına da gelir.

Özyönetim direnişi de diğer mücadele evrelerinde olduğu gibi bazı arkadaşlarda somutlaştı. Çiyagerler, Zeryanlar, Axinler özyönetim direnişi denince akla gelen arkadaşlardan başta gelenleri oluyor. Yine Seveler, Mehmet Yavuzeller, Fatmalar pratikleriyle çizgi oluşturdular. Yine Mehmet Tunçlar, Pakize Nayırlar, Asya Yükseller Kürt yurtseverliğinin tanımını yeniden oluşturdular. Bu açıdan bu arkadaşlara dair çok şey söylemek gerekiyor ve aslında ne söylense az kalıyor.

Fakat biz burada o sürecin kahramanlarının genel karakterini vurgulamak istiyoruz. 17 yaşında sokağında gelişen direnişe tereddütsüz katılan gençten, yıllarını mücadelenin birçok farklı mekânında direnerek geçirmiş ve şehirlerde başlayan direnişe güç vermeye gelen militanına, çocukları ve ailesini değil, devrimi hayatının odağına koyan orta yaşlı yurtseverinden, özgürlük hareketine kültür gibi farklı alanlardan katkı sunan fakat sıcak mücadeleyle amasız, fakatsız bütünleşen çalışanına kadar, öz yönetim direnişçileri devrime olan sonsuz inançla koştular barikatlara. Bu sonsuz inanç öz yönetim kahramanlarının karakterinin temel mayasıydı.    

Özyönetim merkezlerinde tüm olanaksızlığa rağmen yükselen direnişi kahramanların devrime olan inancı olmaksızın anlayamayız. Bu direnişlerin inanılmaz bir güç dengesizliği üzerinden geliştiğini sürekli aklıda tutmak gerekir. Düşman sayı ve teknikle görülen bu bariz güç üstünlüğüne karşın kırılmasının sebebi bu inançtır. Bu direnişler Önder APO’nun “İnanmış bir insandan daha büyük bir silah yoktur” belirlemesini bir kez daha doğruladı. Bu en büyük silah, bu fedakârlık, bu fedailik Sur’u, Cizre’yi, Nusaybin’i, Şırnak’ı, Hezex’i, Derik’i, Kerboran’ı, Gever’i son model teknikle ve uluslararası güçlerin tüm desteğiyle donanmış sömürgeciliğe dar etti. Faşist çetelerinin kâbusu olan onları sendroma sokan bu kahramanların tek avantajları inançlarıydı. Haklıydılar, doğruydular, dürüsttüler ve bu insani değerleri savunuyordular. Candan gülüyor, kabına sığmaz bir öfke duyuyorlardı düşmanlarına. En riskli şeye kalkışırken veya yaparken çok sıradan bir şey yapmış gibi davranıyordular. Kürt halkı dışında kimseden bir şey beklemiyordular. Çölde susamış bir mecnun gibi düşmüştüler özgürlüğün peşine. Hayattan tek beklentileri onu özgürce ve anlamlı yaşayabilmekti. Ve bir nakış gibi işlediler direnişi, Kürt halkının tarihine.

Yüzlerce kahramandan bahsediyoruz. Bazılarının adını hepimiz ezbere biliyor, bazılarının ismini ise sadece onları tanıma şansına erişmiş olanlarımız. Hepsini tanımalı, hepsini anmalı ve anlamalıyız. Ama en önemlisi o direniş ruhunu sürekli tazelemeli ve mücadelemizde bu şekilde yaşatmalıyız onları. Onları hakkıyla anlatabilir mi mevcut kelimeler bilinmez ama onları hissedebiliriz. Sokak sokak metre metre direnişlerini mümkün kılan APOCU ruhu yaşatabiliriz zaten zaferin yolu da bu ruhu yaşamsalaştırmaktan geçiyor.

Kendal BAGOK

Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi

Önceki yazı

“BÜYÜK BİR GÜÇ YENİLECEK!”

Sonraki Haber

SAFLAR NETLEŞMİŞTİR

Benzer Haberler

Artan DAIŞ Saldırıları ve Şam’ın Güvenlik Açmazı
Makaleler

Artan DAIŞ Saldırıları ve Şam’ın Güvenlik Açmazı

1 Haziran 2025
Kürt Halkı PKK’yle Büyük Ulusal Ve İnsani Değerler Kazandı
Makaleler

Kürt Halkı PKK’yle Büyük Ulusal Ve İnsani Değerler Kazandı

21 Mayıs 2025
Hafıza, Umut ve Yeniden Doğuş
Makaleler

Hafıza, Umut ve Yeniden Doğuş

15 Mayıs 2025
Sonraki Haber
Kürtlerin En Doğal ve Demokratik Hakkı

SAFLAR NETLEŞMİŞTİR

Öne Çıkan Yazılar

  • MİT 66. Ve 86. Tümen İçerisinde Özel Güç Oluşturuyor- ÖZEL HABER

    MİT 66. Ve 86. Tümen İçerisinde Özel Güç Oluşturuyor- ÖZEL HABER

    551 Paylaşım
    Paylaş 220 Paylaş 138
  • PKK 12 Kongresi’nde Alınan Tarihi Kararlar

    506 Paylaşım
    Paylaş 202 Paylaş 127
  • İktidarsız Ve Parasız Sosyalistçe Yaşamak-1

    499 Paylaşım
    Paylaş 200 Paylaş 125
  • Ortadoğu Karmaşasında Yaşanan Ve Beklenen Önemli Gelişmeler-EDİTÖRDEN

    524 Paylaşım
    Paylaş 210 Paylaş 131
  • MİT ve HTŞ’nin DAIŞ Üzerinden Büyük Planları – ÖZEL HABER

    540 Paylaşım
    Paylaş 216 Paylaş 135

Önerilenler

İktidarsız Ve Parasız Sosyalistçe Yaşamak-1

PKK 12 Kongresi’nde Alınan Tarihi Kararlar

MİT 66. Ve 86. Tümen İçerisinde Özel Güç Oluşturuyor- ÖZEL HABER

Ortadoğu Karmaşasında Yaşanan Ve Beklenen Önemli Gelişmeler-EDİTÖRDEN

Artan DAIŞ Saldırıları ve Şam’ın Güvenlik Açmazı

  • Hakkımızda
  • İletişim
  • Tüm Yazılar
KÜRDİSTAN ARAŞTIRMALAR MERKEZİ

© 2020 Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi

Tekrar hoşgeldiniz!

Hesaba giriş

Şifrenizimi unuttunuz?

Tüm alanlar zorunludur

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Oturum aç