05 Mart 2019 Salı Saat 12:30
0
:” ”
:””
” “,” ”
İnsanın tek
hedefi “içindeki o zengin hazineyi ” gün ışığına çıkarmak, kendini
“doğurmak” olmalıdır.
Yaşam kadının
bedeninde var olur gelişir ve doğar. İşte kadının adıdır yeniden doğmak ve
doğurduğu yaşamı şekillendirmek.
Kadının yaşamı
doğurmasındaki sancılarıdır yaşamı anlamlı kılan. Her sancı bir direniştir
aslında.
Direnişlerinden
tarihten bu güne kadar taviz vermeyen direnişçi tanrıçalar kendi küllerinden yeni bir yaşam yarattı. 5 binlik
zihniyeti dik duruşlarıyla yıkarak, yeni bir yaşamın nüvelerini attılar.
Tarihsel olarak
nadir zamanlarda yakalanan ve yaşanan bu gerçek, bir kez ulaşıldığında, asla silinmeyecek,
üzerinden binlerce yıl geçse de üzeri örtülemeyecek bir ana dönüşüyor.
Tarih anda an
tarihte gerçekleşiyor. Başlangıç ve son birlikte, aynı anda kendini mükemmel
gerçekleştiriyor.
Böylesi
zamanların içinde olmak, buna katılmak, yaşamak ve tarihin bir tamamlayanı
olmak insanlık ve kadın onuru açısından hiçbir şeyle değiştirilemeyecek değerde
bir var olma biçimi, yaşama biçimidir.
Bu onuru yaşıyor
olmanın yarattığı gücü ve insanda yarattığı enerjiyi bugüne kadar egemenlik ve
zorbalık adına yaratılmış hiçbir güç alt edemedi, edemez de. Böyle bir insanlık
oluşumu içindeyiz. Bunun adının Beritan’laşmak, Zilan’laşmak, Semalaşmak,
Arinleşmek, ve Leyla olması, kadın devrimciliğinin insanlaşmaya öncülüğü
anlamında tanımını hala aramaya devam ettiğimiz, oluşumunu sürdürdüğümüz bir
gerçekliktir.
Gerçeklik
yaşanmalı ve kendi tanımını, dilini, kimliğini tarihe mal etmeli. Gerçek kadın
ve toplum olarak yaşanmış ne varsa, bugünün tanımsızlaşmış, hakikatinden
uzaklaşmış insanını aydınlatmalı. Beritan, Zilan, Barin, Avesta, Arin ve Leyla
böyle aydınlık kadın yüzleri, kadın gerçeği olmuş ve olmaya devam etmekte. Aydınlandıkça
aydınlatan, yaşadıkça yaşatan bir aydınlık yüzdür bu yüzler.
Aydınlaşan
yüzlerin yaşamı yeniden doğurması ve doğurmaya devam etmesi verilen direnişlerin
adı olmuştur.
Yaşamı yeniden
doğuran kadınlar, tarihin her anında yaşamı anlaştırarak yüzlerini gökyüzünün
maviliklerine çevirdiler. Maviliklerde umut, umutta yeni bir yaşamın
direnişçileri oldular.
Yaşamı kendi
direnişleriyle ilmik ilmik ören ve ördükleri yaşamda yeni yaşamlar yaratan
kadınların yüzleri hep direniş ve özgürlüğü simgeledi.
Simgelenen
özgürlüğün renginde binlerce rengi yaratarak devam ettiler yola. Bu yol yeni
bir yaşamın rengi oldu. Sara’lardan, Zilanlara, Zilanlardan, Beritanlara,
Beritanlardan, Arinlere, Arinlerden Leylalara miras bırakılan bu direniş,
Leylaların ilmik ilmik örmeye başladığı özgür yaşamın adı olmuştur.
Beritan,
“savaşarak özgürleşen, özgürleşerek güzelleşen, güzelleşerek sevilen özgür
kadın gerçeğidir. Şahadetinden kısa bir süre önce katıldığı Rubarok eyleminde
yüzünden yaralandığında “Ben güzelleştim demesi bu yüzdendir.
Güzelliği kendi
direnişiyle simgeleyen Beritan’lardan direnişin sembollü olan Zilan, “Kürt
kadınının direniş sembolü olmak istiyorum” der ve yeni bir yaşamın
yaratıcısı olur
Yeni bir yaşamın
yaratıcısı olan tanrıçaların mirasıyla devam eden özgür yaşamın tohumunu kendi
bedenlerinde yaratanların küllerinden geldik. Küllerinden yeniden kendimizi
yarattık ve yola devam ettik.
Kendini kendi
küllerinden yaratan kadınların 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar gününü kutluyoruz.
Sara Gulan
0
TR
KO
:” ”
:””
” “,” ”
:TR
Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi
www.lekolin.com – www.lekolin.org –
www.lekolin.net – www.lekolin.info -www.navendalekolin.com
-http://kursam.org/index.html- http://kursam.net/index.html
Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkeziwww.lekolin.com – www.lekolin.org –
www.lekolin.net – www.lekolin.info -www.navendalekolin.com
-http://kursam.org/index.html- http://kursam.net/index.html