• kurdî
  • العربية
  • Anasayfa
  • Haber
  • Makale
  • Araştırma
  • Politik Analiz
  • MİT Gerçekleri
  • Tüm Bölümler
    • Anketler
    • Duyurular
    • Röportaj
    • Editörden
    • Ekoloji
    • Ekonomi
    • Kadın
    • Gençlik
    • Dış Basından
    • Kürdistan Tarihi ve Dili
    • Kim Kimdir?
    • Basın Bültenleri
    • Basından Seçmeler
    • Kronoloji
    • Belge
    • Dizi Yazı
    • Okuyucudan
    • Özgürlük Perspektifleri
    • Serbest Yazılar
    • Teknoloji
    • MİT Gerçekleri
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Göster
  • Anasayfa
  • Haber
  • Makale
  • Araştırma
  • Politik Analiz
  • MİT Gerçekleri
  • Tüm Bölümler
    • Anketler
    • Duyurular
    • Röportaj
    • Editörden
    • Ekoloji
    • Ekonomi
    • Kadın
    • Gençlik
    • Dış Basından
    • Kürdistan Tarihi ve Dili
    • Kim Kimdir?
    • Basın Bültenleri
    • Basından Seçmeler
    • Kronoloji
    • Belge
    • Dizi Yazı
    • Okuyucudan
    • Özgürlük Perspektifleri
    • Serbest Yazılar
    • Teknoloji
    • MİT Gerçekleri
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Göster
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Göster
Anasayfa Bölümler Serbest Yazılar

CHP, MHP ve AKP’nin Erdoğan Faşizminde Anlaşması

Yayınlayan Lekolin
15 Mart 2020
Kategori: Serbest Yazılar
250 8
A A
CHP, MHP ve AKP’nin Erdoğan Faşizminde Anlaşması
Facebook İle PaylaşınTwitter İle Paylaşın

01 Eylül 2011 Perşembe Saat 06:15

Ve tüm denklemlerin sonuna doğru geldik. 18 yıldır devlet PKK’ye, ateşkes için aracıları dilenci gibi gönderiyordu.

Ve tüm denklemlerin sonuna doğru geldik. 18 yıldır devlet PKK’ye, ateşkes için aracıları dilenci gibi gönderiyordu.

Yıllarca ateşkes, “devlet içinde çözümü istemeyenler var, onların elini zayıflatıp çözüm isteyenlerin elini güçlendirelim şeklinde istendi. Sanırsam bu ikili devlet oyunu ya da iki devlet oyunuydu. Oysa ortada ne iki devlet ne de ikili devlet vardı.

Kemalizm bu oyunla 85 yıl boyunca kendi dallarını devrimcilere budatmayı başardı. Yani tüm farklılıkları “devlet içinde bizim gibi düşünmeyenler var, elimizi güçlendirin şeklinde aldattı.

Kimdir bu farklı düşünenler?

Kemalistler, İslamcılar, liberaller, sosyalistler…

Peki, çözüm isteyenler kimler?

Kemalistler, İslamcılar, liberaller, sosyalistler…

Aslında bu dönemsel, dönüşümsel, birinin çözümcül diğerinin ölümcül oyunuydu.

Devletin şahin-güvercin oyunu aslında Kürt hareketinin siyasallaşmasıyla başlayan bir oyun değildir. Devlet tam aksine kendi içinde başardığı oyunu karşıtına da uygulamak istiyor. Yıllarca bir bütün olarak önce hem PKK hem Kürt halkı inkâr edildi sonra “PKK farklı Kürt halkı farklı oyununa başladı bu başarılmayınca kendi türevleri aracılığıyla (bazı Kürtlere) “PKK ve gerillayı kabul ediyoruz ama PKK yönetimi ve Öcalan farklı amaçlar peşinde kabul edilir değil şeklinde oldu.

Tüm ideolojilerin Kemalizm suyunda boğulduğu gerçeği Atatürk’ün “mevzu bahis vatansa gerisi teferruattır sözüyle özetlenebilir. Aslında AKP dönemindeki açıkça yapılan sözüm ona müzakereler bu sözün özüne benzemektedir. Güya Öcalan farklı Kandil farklıymış.

Tüm bunlar tutmayınca tekrar tecrit tekrar ölüm…

Kürtler bu oyunlara hiçbir düzeyde kanmadılar, kanmayacaklarda. AKP projesi devleti güçlendirme projesidir. Zaten karşısında yıllarca savaşılan devletin ve devlet ideolojisinin her türlü farklılığın üzerinde güç olma durumudur. Devletin güçlenmesi sorunun ta kendisidir. Kurdistan ve Türkiye, devleti ve devlet kurumlarını tek elden daha da güçlendirmek en büyük savaş ilanıydı zaten. Aslında yıllarca oynanan oyunda devlet gücü olarak sadece asker işaret ediliyordu. Şimdi ise bu kurumun kendiside AKP’nin eline geçince devletin asıl gücünün maskesi düştü.

Asıl olan muhataplık ve aracı hikâyesi de komplodan sonra bitmiş oldu: Devlet bu aşamadan sonra her türlü imkâna rağmen doğrudan muhatap alınması yerine halen daha Kürt siyasetçilerini devreye koyması çözüm arayışının kendisinden değil, çözüm arayışı oyalamasıyla farklı çevreleri ateşkese meze etme durumuydu.

Devletin her türlü kurumunu, memurunu ordulaştıran AKP, bu kurumsallaşmanın zirvesine çıkınca savaşmasında ne yapsın?

Öyle ki şimdilerde tehdit edip yapamadığı hiç bir şey yoktur. Hedefi halindeki Kürt siyasi hareketi ve kurumları zaten AKP’nin tüm ordularının saldırısına uğradı. CHP Bloğa karşı güya radikalleştirildi. Faşizmin başkumandanı olması konusunda CHP, MHP ve AKP Erdoğan’da uzlaştı. Her ne kadar Kılıçdaroğlu barış ve diyalogtan bahsetse de bu ona verilen rolle ilgilidir. Eski Gladyo ve derin güçlere Baykal uygundu yeni Gladyo ve derin güçlere Kılıçdaroğlu’nun uyumu söz konusu.

Çözümsüz her gün her saniye Kürtlerin aleyhine işliyor. Bu şekilde hem devlet kurumları daha da kurumsallaşıyor hem de öteden beri asimilasyonla hiçleştirme kurumları devam ettikçe asimilasyon gittikçe yeni boyut kazanarak bir halkı eritiyor. Bu durum zaman açısından Kürtleri ne pahasına olursa olsun Kürdistan’ı inşa etmekten başka bir şans bırakmıyor.

AKP’nin istediği bu sürüncemenin devam etmesidir. Asıl olan PKK’nin ya da devletin savaş ilan ettiği değil Kürt Hareketinin bu sürüncemeyi ret ederek pratik uygulamalara geçişi ve bunun karşısındaki devletin tepkisidir. Ortadoğu’nun bu kadar kaynadığı bir yerde AKP ve devlet ne sorunu çözmek istiyor ne de savaşın sürmesini istiyor. Buna rağmen Ortadoğu’da rol alınır mı?

Dünya’nın yeniden dizayn oluşunda Kürt Özgürlük Hareketi Lozan sonrası durumdan çok farklıdır. Böylece Suriye ve İran’da olası bir değişimde aktif rolle sahiptir. Öyle Kürt serhildanlarını bir ilde sürdür diğerinde kaldır dönemi bitmiştir. PKK hareketi Kürdistan’ın dört parçasında ve dünyanın her tarafında düzenli bir örgütlenmesi ve yenilmez bir gerilla gücü vardır. Bu yüzdende bu oyunun sonu gelmiştir. Devlet tekelden yönetilirken PKK hareketi tüm gücüyle hangi yöntemle olursa olsun çözüme kilitlenmiştir.  

Erdoğan’ın meclisten aldığı yetkiyle bundan sonra faşizm kumandanı olarak devletin tüm kurumlarını ordulaştırarak savaşmaktan başka şansı kalmamıştır. Neyse ki faşist kumandanın hazırladığı elli bin kişilik orduya karşı Özgürlük Hareketi fiilen de olsa eylemsizlik pozisyonunu bozdu.

Bakalım artık kendi televizyonlarının da söylediği gibi günlerce dağı taşı bombalayan savaş uçakları sonuç almasa bile hükümete ve ülkesine moral getirebilecek mi?

Ozan Erdem

Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi

www.navendalekolin.com – www.lekolin.org – www.lekolin.net – www.lekolin.info    

Etiketler: araştırmakurdiKurdishkurdistanLekolinTurkishTürkiye
Önceki yazı

Kader Ayları

Sonraki Haber

Süre-Kültür, Süre-Uygarlık ve Süre-Toplum Biçimleri

Benzer Haberler

Hafıza, Umut ve Yeniden Doğuş
Makaleler

Hafıza, Umut ve Yeniden Doğuş

15 Mayıs 2025
Gittiği Yerde Güzellikler Bırakan Fedai…
Serbest Yazılar

Gittiği Yerde Güzellikler Bırakan Fedai…

4 Temmuz 2024
Yürüyorlar…
Politik Analiz

Yürüyorlar…

20 Haziran 2024
Sonraki Haber
Süre-Kültür, Süre-Uygarlık ve Süre-Toplum Biçimleri

Süre-Kültür, Süre-Uygarlık ve Süre-Toplum Biçimleri

Öne Çıkan Yazılar

  • MİT 66. Ve 86. Tümen İçerisinde Özel Güç Oluşturuyor- ÖZEL HABER

    MİT 66. Ve 86. Tümen İçerisinde Özel Güç Oluşturuyor- ÖZEL HABER

    531 Paylaşım
    Paylaş 212 Paylaş 133
  • Ortadoğu Karmaşasında Yaşanan Ve Beklenen Önemli Gelişmeler-EDİTÖRDEN

    512 Paylaşım
    Paylaş 205 Paylaş 128
  • MİT ve HTŞ’nin DAIŞ Üzerinden Büyük Planları – ÖZEL HABER

    539 Paylaşım
    Paylaş 216 Paylaş 135
  • Kalkan: Süreç Karşılıklı Adımlarla Yürür

    528 Paylaşım
    Paylaş 211 Paylaş 132
  • Artan DAIŞ Saldırıları ve Şam’ın Güvenlik Açmazı

    509 Paylaşım
    Paylaş 204 Paylaş 127

Önerilenler

MİT 66. Ve 86. Tümen İçerisinde Özel Güç Oluşturuyor- ÖZEL HABER

Ortadoğu Karmaşasında Yaşanan Ve Beklenen Önemli Gelişmeler-EDİTÖRDEN

Artan DAIŞ Saldırıları ve Şam’ın Güvenlik Açmazı

Sosyalizm Odağında Jin Jiyan Azadî Felsefesi

Kalkan: Süreç Karşılıklı Adımlarla Yürür

  • Hakkımızda
  • İletişim
  • Tüm Yazılar
KÜRDİSTAN ARAŞTIRMALAR MERKEZİ

© 2020 Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi

Tekrar hoşgeldiniz!

Hesaba giriş

Şifrenizimi unuttunuz?

Tüm alanlar zorunludur

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Oturum aç