Medya Savunma Alanları, Kürt özgürlük hareketinin kalbinin attığı, Zap, Avaşîn, Metîna, Xakurkê ve diğer stratejik bölgeleri kapsayan dağlık bir coğrafyadır. Bu alanlar, yalnızca fiziksel bir savunma hattı değil, aynı zamanda ideolojik, kültürel ve manevi bir direnişin sembolüdür. Apocu fedai gerillalar, burada yıllardır sömürgeci soykırımcı Türk devletine karşı amansız bir mücadele yürütmekte, özgürlük ve onur için bedenlerini siper etmektedir. Medya Savunma Alanlarındaki direnişin tarihsel arka planını, gerillanın taktiksel ustalıklarını, ideolojik derinliğini ve insanlık tarihindeki yerini ve destansı mücadelesini her yönüyle yansıtmaya çalışmak kuşkusuz ki muazzam bir derinlik gerektirmektedir.
DİRENİŞİN KÖKLERİ
Medya Savunma Alanları, 1980’lerden itibaren Kürt özgürlük hareketinin ana kucağı haline gelmiştir. PKK’nin 1984’te başlattığı silahlı mücadele, bu bölgelerde gerilla savaşının temellerini atmıştır. Rêber Apo’nun geliştirdiği Apocu ideoloji, halkın kendi kaderini tayin etme hakkını savunan, sömürgeciliğe karşı özgürlük mücadelesini merkeze alan bir paradigma sunmuştur. Bu ideoloji, gerillaları yalnızca birer savaşçı değil, aynı zamanda halkın umudu, iradesi ve onuru haline getirmiştir.
Medya Savunma Alanları, Türk devletinin yoğun askeri operasyonlarına, hava bombardımanlarına ve kimyasal silah saldırılarına rağmen, gerillaların direniş kalesi olmayı sürdürmüştür. Özellikle 2010’lardan itibaren başlayan ve 2021-2022 yıllarında zirve yapan işgal operasyonları, bu bölgelerdeki direnişin önemini bir kez daha ortaya koymuştur. Apocu fedai gerillalar, her türlü teknolojik üstünlüğe sahip düşmana karşı, irade, taktik ve fedakârlıkla karşılık vermiştir.
TÜNEL SAVAŞI VE YENİ DÖNEM GERİLLACILIĞI
Buradaki direnişin en dikkat çekici yönlerinden biri, özgürlük gerillalarının geliştirdiği taktiksel yeniliklerdir. Özellikle tünel savaşı, modern gerilla mücadelesinin sembolü haline gelmiştir. Zap’taki Girê FM, Girê Cûdî, Şikefta Birîndara gibi direniş alanlarında inşa edilen savaş tünelleri, gerillaların düşmanın hava ve kara üstünlüğünü boşa çıkarmasını sağlamıştır. Bu tüneller, yalnızca savunma mevzileri değil, aynı zamanda gerillanın yaşam alanları olmuştur.
Tünel direnişinin en çarpıcı örneklerinden biri, Gabar Botan yoldaşın öncülük ettiği, Xebat ve Şervan yoldaşların da Apocu fedai ruhla destek verdiği Girê FM direnişidir. Bu direniş, en zorlu koşullarda düşmanı etkisiz hale getiren, savaşta derinleşen ve taktiksel başarıyla tarihe geçen en uzun süreli tünel direnişi olmuştur. Girê FM Direniş Alanı’ndaki fedai yoldaşlar sadece elden geldiği kadarıyla değil, ondan çok daha ötesini, ellerindeki imkanlardan kat be kat fazlasını gerçekleştirmişlerdir. Girê FM Direniş Alanı’ndaki yoldaşların pratiği bir kez daha gösterdi ki; amaçta karar kılmış, taktikte derinleşmiş, tarzda ustalaşmış Apocu fedai militanların bertaraf edemeyeceği saldırı ve başaramayacağı hiçbir şey yoktur.
Gerillalar, tüm direniş tünellerinde kararlıca kalarak aylarca, hatta yıllarca düşman ilerleyişini durdurmuş, kimyasal silah saldırılarına rağmen iradelerini kırmamıştır. Bunun yanı sıra, hareketli timler ve profesyonel gerilla birlikleri, düşmana beklenmedik darbeler vurmuştur. Örneğin, 2022 yılında Zap’ın Şehîd Şahin tepesinde bir Skorsky helikopterinin düşürülmesi, yine 2023-2024 yılları arasında ANKA, BAYRAKTAR tipi başta olmak üzere 17’den fazla İHA’nın düşürülmesi gerillaların hava savunma taktiklerindeki ustalığını göstermiştir. YJA Star gerillalarının suikast taktikleri ve ağır silahlarla gerçekleştirdiği eylemler, düşmanın moralini bozmuş ve ilerleyişini durdurmuştur. Apocu fedai gerillalar, sadece savunma değil, aynı zamanda saldırı kapasitesine sahip bir güç olduğunu kanıtlamıştır.
İDEOLOJİK DERİNLİK
Apocu fedai gerillaların direnişi, yalnızca askeri bir mücadele değil, aynı zamanda derin bir ideolojik duruştur. Rêber Apo’nun “Kürdistan sömürgedir” tespitinden yola çıkan Apocu ideoloji, Kürt halkının özgürlüğünü, eşitliği ve onuru için mücadele etmeyi bir yaşam biçimi haline getirmiştir. Fedailik, bu ideolojinin en saf ve en yoğun ifadesidir. Fedai gerillalar, yalnızca savaş alanlarında değil, yaşamlarının her anında bu ideali taşır. Onlar için mücadele, bir görev değil, varoluşsal bir anlamdır.
Bu ruh, Medya Savunma Alanlarındaki direnişin her anına yansımaktadır. Baz Azad Pîro, Karker Tolhildan, Tevar Delal, Şervan Brûsk, Rênçber gibi yoldaşlar, Apocu fedailiğin yaşayan örnekleri olmuş, şehadetleriyle mücadele tarihine adlarını yazdırmıştır. Baz Azad Pîro’nun Kobanê Direnişi’nde öncülük ettiği mücadele, Karker Tolhildan’ın Efrîn’deki kahramanlığı ve Girê Cûdî’deki direnişte şehadete yürüyen gerillalar, Apocu ruhun yalnızca bir slogan değil, bir pratik olduğunu göstermiştir.
Apocu fedailer, düşmanın kimyasal silah saldırılarına, yasaklı bombalarına ve psikolojik savaş yöntemlerine karşı ideolojik duruşlarıyla direnmiştir. 2021-2022 yıllarında HPG bilançolarına göre, işgalci Türk ordusu 3000’den fazla kimyasal silah saldırısı düzenlemiş, ancak gerillalar bu vahşete karşı pes etmemiştir. Bu direniş, sadece fiziksel değil, aynı zamanda manevi bir zaferdir; çünkü Apocu gerillalar, özgürlüğün yalnızca toprakta değil, ruhta kazanıldığını kanıtlamıştır.
BİR ÖZGÜRLÜK DESTANI
Medya Savunma Alanlarındaki direniş, yalnızca Kürt halkının değil, tüm ezilen halkların özgürlük mücadelesine ilham olmuştur. Apocu fedai gerillalar, Vietnam’daki Vietkong’dan, Filistin’deki direnişçilere kadar, tarih boyunca sömürgeciliğe karşı mücadele edenlerin mirasını devralmıştır. Onların tünellerde, dağlarda ve mevzilerde yazdığı destan, insanlık tarihinin en onurlu sayfalarından biridir.
Bu direniş, aynı zamanda bir insanlık suçuna karşı duruştur. Türk devletinin kimyasal silah kullanımı, uluslararası kurumlar tarafından yeterince soruşturulmasa da, gerillaların direnişi bu suçları dünya kamuoyuna taşımıştır. 17 gerillanın kimyasal saldırıda şehadete ulaştığı görüntüler, 21. yüzyılın utanç belgeleri olarak tarihe kazınmıştır. Ancak aynı görüntüler, gerillaların son nefeslerine kadar direndiğini, özgürlük ateşini söndürmediğini de göstermiştir.
Apocu fedai gerillalar, sadece bir halkın değil, insanlığın onurunu savunmaktadır. Onların mücadelesi, Jin-Jiyan-Azadî sloganında vücut bulmuş, dünya çapında kadın özgürlük hareketlerine ilham vermiştir. Saralar, Beritanlar, Zilanlar ve Helbestlerin mirası, Medya Savunma Alanlarındaki direnişle yaşamaktadır.
ZAFERİN TOHUMLARI
Medya Savunma Alanlarındaki Apocu fedai gerillaların direnişi, bir savaşın ötesinde, bir varoluş mücadelesidir. Onlar, Zap’ın sarp yamaçlarında, Avaşîn’in tünellerinde, Metîna’nın mevzilerinde yalnızca düşmana karşı değil, umutsuzluğa, korkuya ve teslimiyete karşı savaşmaktadır. Her şehadet, yeni bir direniş tohumu ekmekte; her eylem, özgürlüğün kapısını bir adım daha aralamaktadır.
Bu direniş, Kürt halkının özgürlük mücadelesinin yalnızca bir bölümü değil, aynı zamanda insanlığın evrensel değerlerini savunan bir manifesto niteliğindedir. Apocu fedai gerillalar, “Özgür Önderlik, Özgür Kürdistan” şiarıyla, Rêber Apo’nun paradigmasını hayata geçirmekte, halklarının ve tüm ezilenlerin umudu olmaktadır. Medya Savunma Alanları, bu destanın yazıldığı kutsal bir coğrafya olarak, gelecek nesillere özgürlüğün bedelini ve değerini öğretecektir.
“Şehit namirin!” diyerek, Medya Savunma Alanlarındaki Apocu fedai gerillaların anısına, onların mücadelesini yaşatma ve zafere taşıma sözüyle…
Militan RÊHAT