• kurdî
  • Turkish
  • الرئيسية
  • اخبار
  • مقالة
  • بحث
  • التحليل السياسي
  • حقائق
  • الكل
    • الدراسات الاستقصائية
    • الإعلانات
    • ريبورتاج
    • المحررين
    • علم البيئة
    • اقتصاد
    • المرأة
    • الشبيبة
    • الصحافة الاجنبية
    • تاريخ ولغة كوردستان
    • من نحن
    • تصريحات صحفيه
    • تحديثات
    • التاريخ
    • وثائقي
    • نصوص
    • من القارئ
    • وجهات نظر
    • المشاركات
    • تكنولوجيا
    • حقائق
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Göster
  • الرئيسية
  • اخبار
  • مقالة
  • بحث
  • التحليل السياسي
  • حقائق
  • الكل
    • الدراسات الاستقصائية
    • الإعلانات
    • ريبورتاج
    • المحررين
    • علم البيئة
    • اقتصاد
    • المرأة
    • الشبيبة
    • الصحافة الاجنبية
    • تاريخ ولغة كوردستان
    • من نحن
    • تصريحات صحفيه
    • تحديثات
    • التاريخ
    • وثائقي
    • نصوص
    • من القارئ
    • وجهات نظر
    • المشاركات
    • تكنولوجيا
    • حقائق
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Göster
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Göster
Anasayfa اقسام المرأة

Özel Savaş Politikalarına Karşı Duygularını Koruyabilmek

Yayınlayan Lekolin
28 يونيو 2021
Kategori: المرأة, عام, مقالات
328 4
A A
Özel Savaş Politikalarına Karşı Duygularını Koruyabilmek
Facebook İle PaylaşınTwitter İle Paylaşın
FacebookX

 Özel Savaş Politikalarına Karşı Duygularını Koruyabilmek

    Bunu başaran Peşmerge Kızı Gelawéş Hemzi Selim

        Duygular insanı insanlığımıza ulaştıran, varoluşumuza en güzel dil ve yöntemle buluşturan muazzam bir şeydir. Duygular insan olduğunu en iyi hissettiren mucizevi bir olaydır. Heyecanı, öfkesini, korkusunu, tiksintiyi, üzüntü, utanç ve şaşkınlık duyguları kişide dozajı azalmaya uğrarsa performansında düşmeye neden olur. İlerleme durur, donuklaşır, hastalıklı bir ruh haline bürünür ve yaşamdan haz almasını engeller. Performansı düşüren ve performansı yükselten duyguları bilmek onları büyütmek, geliştirmek anlamlı hayata sarılmanın en güzelini bulmamızı sağlayacaktır. Kirletilmeyen, pozitif, saf duygular insanda inanılmaz bir güzelliği bahşeder. Doğanın, evrenin ve tüm canlıların nasıl ki bir dili varsa insanın da duygularının dili vardır. Sembolik dil geliştikçe doğanın ve insanların hakikate götüren dili kaybolmuştur. İlk insanlar evrenin dillini bildiklerinde doğa da bulunan her şeyin nasıl da canlı olduğunu bilmişlerdir. Sembolik dil gelişim gösterdikçe gerçeklerden uzaklaştık. Sembolik dil daha çok düşünceyi geliştirdi ve bu da bizi duygulardan uzaklaşmamızı beraberinde getirdi. Bu saf duygular etik ve estetikteki sanatsal forma bürünürse irade dışı karşısındakini kendine hayran bırakır, sevgiyle, coşkuyla bütünselliğin ahengiyle akıcı bir enerjiye dönüşerek kendini yüreklere kendiliğinden bırakıverir…

      Bu dile gelmesi bile zor olan duyguların ahengi bizi hakikate en özel yöntemle ve yolarla vardıran önemli diyebileceğimiz varlığımızdır. Bu gizemli güzellikle buluşmak, anlamın bilgisine erişmek, en içten duygularına varmak ve bu güzellikle hayatı yaşayabilmek hayatın tadına varmayı sağlayacağı kesindir. Bu duygularla hayatı soluyabilmek kâinatta en anlamlı zamanını yaşamayı geliştirecektir. İnsanı özel, özgün ve ruh özgürlüğünü sağlar. Duyguları bilmek etik ve estetikle örgütlemek kısa olan yaşamımızı dolu dolu, anlamlı ve içten yaşamamıza evriltecektir. Hayatın tadı ve tuzu duygularda saklıdır çünkü. Düşünce hayatın ham maddesi ise kesinlikle duygular hayatın tadı ve tuzudur. Düşünce tek başına yarımlıkları getirir. İnsanı oluşturan duygu ve düşüncedir. Biri olmadan diğeri daima yarımlığı hissettirir ve yarımlıkları yaşatır. Bizdeki bilemediğimiz bu yarımlık hissi, bu gerçekte saklanmıştır kanımca. Bizi bilmeye götüren düşünce olduğu kadar his, sezgi, yürek, empati ve duygudur. İkisinin ahengini yakaladığımızda yaşamı anlamlı yaşayacağız. Sadece düşünceyle oluşan bilgi ve bilmeler kuru, soğuk, anlamın derinliğinden kopuk, insanı bağlayan yanın zayıf olması ve buda bu bilme-bilgiden çabuk vazgeçmemizi beraberinde getirecektir.

       Bu ikiliğin koparılması tarihten günümüze kadar inanılmaz tahribatlar yaratmıştır. İnsanın insanla, insanın doğayla, insanın toplumla ve erkeğin kadınla yarattığı uçurum dünyayı anlamsızlığa hızla sürüklemektedir. Dünya üzerindeki tek anlaşamayan canlı insan olmuştur. Hayvanları, canlıları hakir görmemize rağmen yaşamın anlamına ulaşamayan tek canlı insandır. Tüm canlıların anlamlı bir yaşam düzeni vardır. Ama insanlar ne kendisini bulabilmiş ne de yaşamasını biliyor. İnsanın insanla yarattığı tahribat akıllara durgunluk getiriyor. Savaşın, kırımın, soykırımın, inkarın, imhanın, hastalıkların ve ölümlerin haddi hesabı kalmadı. Doğaya hovardaca yaklaşımı adeta saldırganlaşan deli bir insana benziyor. Bugünü düşünüp geleceği görmeyen kör, doğanın çığlıklarını duymayan sağır, yaşatılanlar karşısında toplum lal olmuş durumdadır.

   Duygusal zekanın yaratıcılığı körükleyen yani kişileri arayışlara, sorgulamaya, incelemeye ve hakikatin peşine kendiliğinden sürükler. Büyük önderlerin çoğunda duygusal zekâları çok güçlüdür. Onları görmeye, ilerlemeye, işin kaynağına götürür. Çünkü onlar duygularını iyi tanırlar. Sadece analitik zekayla hareket etmezler. Önemli yetimizi bilip bize ne söylemek istediklerini anlamak buna göre tutum sahibi olmazı sağlarlar. Bunlar mutluluk: Sevinç, neşe, zevk, rahatlama, keyif, haz, gurur, heyecan ve coşkunluk, Üzüntü: Keder, acı, kasvetli, melankoli, umutsuzluk, yalnızlık ve depresyon, Korku: Kaygı, endişe, sinirlilik, ürkeklik, dehşet ve paniktir. Bizi hakikate götüren önemli yol göstergelerimizi bilince çıkarmak onların dilini bilmek onların yolunda yaşama ilerlemek neredeyse hatasızlığa ve en önemlisi de onurlu bir yaşama bizi götürür. Kendini bil felsefesinin en önemli yönü olduğu aşikardır. Salt analitik zekayla ne kendimizi nede etrafımızı tanımamıza yardımcı olur. Doğamızda olan bu saklı cevheri keşfedip onunla yürümek vicdanımızı sağlam temellere oturtmamızı sağlayacaktır. Yani bizler bir gerçeklik karşısında öfkelendiğimizde nedenini iyi bilmek gerekiyor. Bize yanlış bir şeyler olduğunu söylüyor. Mutluluk veren sevinç duygusunu geliştiren bir olay bize bir güzellikten, yaratımdan, ahenkli ve uyumludan ve saygınlık geliştiren bir değerden söz eder. Mutluluk, korku ve üzüntünün tüm belirtilerini bilip onun karşısında duyguları örgütleyebilmek sağlam adımlarla doğru yolda olacağız.   

    Duyguların diliyle son süreçte hareket eden ve bu hareketle doğruyu, güzeli, saygınlığı yakalayan Başur’ lu bir peşmergenın kızı Gelawêj Hemzî Selîm olmuştur.  Bu kadın ölümü bile göze alarak duygularını dinlemiş ve hakikatin yaratığı vicdan rahatlığına erişmiştir. Bir kadın için anne kadar babanın da değeri ölçülmez olmasına rağmen ucunda babası olmasına rağmen gerçeği inkâr etmek kendi yaşamın ateşini söndürmek demektir diyerek hakikat yolunu seçmiştir. Kardeş kavgasında şehit ilan edilen babasının ölümünü şehitlik mertebesinde olmadığını dünya aleme duyurmuş ve bu kardeş kavgasında şehit ilan etmek ahmaklığın ötesi olduğunu idrak etmiş ve ahmaklığa ölümüne meydan okumuş Kürt asılı güçlü bir kadın rolünü oynamıştır. Kardeş kavgasına hiçbir insanın duygusu asla desteklemez, kabul etmez. Kardeş kavgası Kürt kültüründe saygısızlığı ifade eder. Hele bide yüzyıllardır varlık sorunu, özgürlük sorunu yaşayan ve bunun için ölümüne savaşında yer alanlar arasında böylesi bir durum asla kabul edilemez, asla duygularda yer edinmemeli buna hiç kimse izin vermemelidir. Kardeş kavgası acizliğin acizliğidir.  Hele dört bir yandan istilaya uğramış bir halk gerçeği dururken böylesi bir durum bir halk için utanç vericidir kardeş kavgası, kardeşini düşmana peşkeş etmek, düşmanınla iş birliği içinde olmak, ajanlık etmek soytarılıktır. Soytarılık Kürtçede kelime olarak soyu karanlıkta kalmış kişiler için kullanılır. Ve bu yaşananlar tam bir soytarılıktır. Aynı kültürü taşımış anaların toprakların da yaşamış kişiler analarımızın topraklarıdır bizler bu analarımızın vatanında ana ocağındayız sadece ölümü soluyana dek. Gerisi zarar, boş, anlamsız koca bir hiçliktir.

      Gerçek duyguları bilmek onun yolunda ilerlemek huzurun vicdana kavuşması demektir. Özel savaş politikaları en çok duygular üzerinde geliştirilir. Onun için duygularını bilmek, büyütmek, güçlendirmek ve örgütlemek aciliyet arz etmektedir. Kardeş kavgasında şehit ilan etmek, kardeşin kanına girmek, kardeşini düşmanına tercih etmek, aşk, sevgi ve para oyunlarına alet olmak çirkefliğin dibinde yaşamak demektir. Özgürlük, yurtseverlik, kardeşlik, toprak ve kültür aşkı dururken bunun uğrunda özgürlük mücadelesi dururken alçalmayı tercih etmek akıl karı olamaz zaten. Olsa olsa güdülerin esiri olur. Yani açlık güdüsü için tüm değerlerini, varlığını para karşılığında satmak, cinsellik güdüsü içinde aşk ve sevgi oyunları uğruna alçalmak ve savunma, korunma güdüsü için ise öz savunmadan vazgeçmek işte düşmanın özel savaş politikaların en çok bu güdüler deliğinden sızma yapmaktadır. Bunun için duygularımızı varoluşumuzla örgütlemek, sarmalamak ve dört elle sarılmak en yüce duygularda yaşamayı sağlayacağı kesindir. 

Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi

Lotus jiyanda

Etiketler: düşünceduygugelewêşKadınozel savaşpeşmerge kızıTARIH
Önceki yazı

Başurê Kürdistanı İşgal Operasyonları ve AKP-KDP İttifakı

Sonraki Haber

DAİŞ’in Üst Düzey Üyeleri TC’ye Bağlı Çete Gruplarına Transefer Edildi

Benzer Haberler

Cinayet ve Katliam Çetesi MİT’in Unuttuğu Gerçek
مقالات

Cinayet ve Katliam Çetesi MİT’in Unuttuğu Gerçek

8 يناير 2023
Yeni Gündem Algılarıyla Yenilgilerin Kamufule Edilmesi
مقالات

Yeni Gündem Algılarıyla Yenilgilerin Kamufule Edilmesi

4 يناير 2023
MİT İşgal Bölgelerinde ‘’El Tehrir’’ İsimli Yeni bir Çatı Örgüt Oluşturdu – ÖZEL HABER
اخبار

MİT İşgal Bölgelerinde ‘’El Tehrir’’ İsimli Yeni bir Çatı Örgüt Oluşturdu – ÖZEL HABER

23 ديسمبر 2022
Sonraki Haber
DAİŞ’in Üst Düzey Üyeleri TC’ye Bağlı Çete Gruplarına Transefer Edildi

DAİŞ’in Üst Düzey Üyeleri TC’ye Bağlı Çete Gruplarına Transefer Edildi

Öne Çıkan Yazılar

  • Komünar Sitesi Yayında

    Komünar Sitesi Yayında

    1186 Paylaşım
    Paylaş 474 Paylaş 297
  • Ermenistan 2 Gerillayı Neden Ve Nasıl Teslim Etti

    834 Paylaşım
    Paylaş 334 Paylaş 209
  • Sihad Barzani Komutasında MİT Yeni Üsler Kuruyor!

    1133 Paylaşım
    Paylaş 453 Paylaş 283
  • 30 Yıllık Serxwebûn Arşivi İnternette

    1015 Paylaşım
    Paylaş 406 Paylaş 254
  • İstihbarat ve Türk Devlet Geleneği –DOSYA 1

    994 Paylaşım
    Paylaş 398 Paylaş 249

Önerilenler

Özel Savaş Politikalarının Merkezi Amed

 Kerkük Karışacak! -ÖZEL HABER

2023’te Kürtleri Büyük Zafer TC’yi Yıkım Bekliyor Neden Mi?

MİT Rojava İşgal Operasyonu İçin Urfa’da Arap Aşiretleriyle Toplandı – ÖZEL HABER

Cinayet ve Katliam Çetesi MİT’in Unuttuğu Gerçek

  • Hakkımızda
  • İletişim
  • Tüm Yazılar
KÜRDİSTAN ARAŞTIRMALAR MERKEZİ

© 2020 Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi

Tekrar hoşgeldiniz!

Hesaba giriş

Şifrenizimi unuttunuz?

Tüm alanlar zorunludur

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Oturum aç

Add New Playlist