• kurdî
  • Turkish
  • الرئيسية
  • اخبار
  • مقالة
  • بحث
  • التحليل السياسي
  • حقائق
  • الكل
    • الدراسات الاستقصائية
    • الإعلانات
    • ريبورتاج
    • المحررين
    • علم البيئة
    • اقتصاد
    • المرأة
    • الشبيبة
    • الصحافة الاجنبية
    • تاريخ ولغة كوردستان
    • من نحن
    • تصريحات صحفيه
    • تحديثات
    • التاريخ
    • وثائقي
    • نصوص
    • من القارئ
    • وجهات نظر
    • المشاركات
    • تكنولوجيا
    • حقائق
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Göster
  • الرئيسية
  • اخبار
  • مقالة
  • بحث
  • التحليل السياسي
  • حقائق
  • الكل
    • الدراسات الاستقصائية
    • الإعلانات
    • ريبورتاج
    • المحررين
    • علم البيئة
    • اقتصاد
    • المرأة
    • الشبيبة
    • الصحافة الاجنبية
    • تاريخ ولغة كوردستان
    • من نحن
    • تصريحات صحفيه
    • تحديثات
    • التاريخ
    • وثائقي
    • نصوص
    • من القارئ
    • وجهات نظر
    • المشاركات
    • تكنولوجيا
    • حقائق
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Göster
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Göster
Anasayfa اقسام من القارئ

Kürt halkına dayatılan muhafazakarlık adı altında zihniyet darlığı

Yayınlayan Lekolin
15 مارس 2020
Kategori: من القارئ
248 13
A A
Kürt halkına dayatılan muhafazakarlık adı altında zihniyet darlığı
Facebook İle PaylaşınTwitter İle Paylaşın
FacebookX

15 Ekim 2016 Cumartesi Saat 02:02

Kürt halkı, Ortadoğu’nun yüz yıllık bu çıkmazının batı orijinli “ulus devlet ve bu katı zihniyetin yarattığı sınırlardan kaynaklandığının bilincine ulaşmış durumdalar. Bu açıdan Kürtler, bütün geriletici, düşmanlaştırıcı, yok edici ve yaşamı cehenneme çeviren bütün geri zihniyetlere karşı savaş açmışlardır. Kürtler, en başta kendilerini yüz yıl boyunca baskı ve soykırım kıskacına almış olan bu gerici muhafazakar sisteme karşı kırk yıldır büyük bir mücadele yürütüyor

AKP’nin sık sık kendileri gibi düşünmeyenleri ‘münafık, din
düşmanı, ateist, Marksist’ vb şeklinde yaftaladığına hemen hemen neredeyse her
gün şahitlik ediyoruz tıpkı geçtiğimiz günlerde Türk Dışişleri Bakanı, “Kürt kardeşlerimi
ateist ve Marksist yapıyorlar şeklinde yaptığı talihsiz konuşma gibi. Kürtler,
kendi katilleriyle ve kendilerine saldırı ve linç girişiminde bulunanlarla
kardeş değiller. Kürtler, eşit ve demokratik ulus koşullarını kabul eden ve bu
çerçevede yaşamayı ilke edinen herkesle kardeşçe yaşamayı değerli bulur bunun
savunucusu ve uygulayıcısı olurlar. Kürtler ve Kürt Halk Önderliği bunu
yıllardır dillendiriyor. Kürtler, Ortadoğu çapında böyle büyük bir kardeşlik
projesiyle yaşamayı hedeflemiş durumda.

Kürtler, hiçbir zaman klasik milliyetçilik ve geleneksel
ulus devlet sınırlarına önem vermemiş itibar etmemişlerdir. Kürt halkı, Ortadoğu’nun
yüz yıllık bu çıkmazının batı orijinli “ulus devlet ve bu katı zihniyetin
yarattığı sınırlardan kaynaklandığının bilincine ulaşmış durumdalar. Bu açıdan
Kürtler, bütün geriletici, düşmanlaştırıcı, yok edici ve yaşamı cehenneme
çeviren bütün geri zihniyetlere karşı savaş açmışlardır. Kürtler, en başta
kendilerini yüz yıl boyunca baskı ve soykırım kıskacına almış olan bu gerici
muhafazakar sisteme karşı kırk yıldır büyük bir mücadele yürütüyor ve bu
mücadelede de önemli ölçüde devrimci bilinç yaşamış, demokratik ve özgür bir
halk haline gelmiştir. Kürtler, inanç sahibi bir toplumdur.

Kürdistan’da her inancı bulmak mümkündür ve hepsi de hem
Kürtlerin, hem de Ortadoğu’nun inanç ve kültürel değerleri ve mozaiğidir.
Sömürgeci sistemler yıllarca Kürtlerin inancını Kürtleri kendi egemenliklerinde
tutmak ve soykırıma uğratmak için bir afyon olarak kullandılar. Sömürgeci sistem,
Kürtlerin bilinçlenmesini, ulusal bilince sahip olmasını, kendi ulusal önderlik
ve ulusal savunma gücüne sahip olmasını hiçbir zaman hazmedememiştir. Belediyelere
kayyum atanması bu hazımsızlığın ve Kürtlerin iradesini kabul etmemenin en açık
ispatı olarak ortada.  

Kürtleri bir ulus olarak kabul etmediklerinden dolayı
Kürtlere ait ne varsa hepsini yok etmek istiyorlar. Sömürge sistemi
Kürdistan’da her bakımdan ağır bir yenilgiye uğratıldı. Sömürge devleti bu
yenilgiyi bir türlü kabullenemiyor. Halkın iradesiyle gelen iradeyi bundan
dolayı etkisizleştirmek istiyorlar. Kürtler ne yapıyorlarsa kendi kimlik ve
özgürlükleri için yapıyorlar. Kürtler hiçbir zaman her hangi bir zorlama ve
baskı altında olmadan kendi özgürlük kavgalarını fedakarca yürütüyorlar. Öyle
bir atmosfer yaratılmaya çalışılıyor ki sanki Kürtler bu mücadeleyi zor ve
baskıyla yürütüyorlarmış gibi. Zor ve baskıyla, devlet terörüyle Kürdistan’da
kalmak ve Kürdistan’ı ve Kürtleri asimilasyona uğratmak isteyenler devlettir.

Kürtler yüz yıllık bu asimilasyoncu ve sömürücü sisteme
artık kahramanca dur diyorlar. Sandıkta yenilgi alan AKP ve geleneksel iktidar
odakları, çeşitli hile ve entrikalarla Kürtlerin değerlerini, irade ve gücünü
ortadan kaldırmak istiyor. Kürtler, mevcut muhafazakar sistemin etkisinden
çıktı. Hiç imse Kürtlere dayatılan “muhafazakarlığı yakıştırmamalıdır. Çünkü
Türkiye’de ve Ortadoğu’da mevcut muhafazakarlık olarak dayatılanın halklara
neler çektirdiğini, hayatı cehenneme çevirdiğini en iyi Kürtler biliyor.

Marksizm sanayinin gelişimi ve işçi sınıfının oluşmasıyla
kendisini bilimsel olarak ortaya koymuş, özelde işçi sınıfı ve genelde de ezilen
bütün halkların ve ulusların modern bilimsel kurtuluş ideolojisidir. Yani
kapitalist yamyamların, kalemşörlerin iddia ettikleri gibi, Marksizm din
düşmanlığı değildir, dinle ve inançla da bir sorunu yoktur. Ancak, Marksizm
kapitalizmin toplumu kaderciliğe, kısmete razı olmaya ve sisteme kulluk yapacak
şekilde afyon olarak kullanılan dine karşıdır. Çünkü yüzlerce yıldır dinler
toplumu egemenlik altında tutmak için afyon olarak kullanılıyor. Dolayısıyla
Marksizm gerçek dine karşı değildir, çünkü gerçek din devrimci bir öz taşır.
Toplumu öbür dünyayla, öbür dünyadaki cennetle avutmak, kandırmak kapitalist
haydutların hatta köleci ve feodal sistemlerin eskiden beri kullandıkları bir
yöntemdir. Bu yöntem Kürdistan’da iflas ettiği için, RTE geçtiğimiz yıl
Kürdistan’a eline Kuran alarak Kürtlerin karşısına utanmadan çıkmıştı. Hem “tek
millet, tek dil, tek kimlik de hem de Kürtlerin karşısına utanmadan ve
yüzsüzce çık! Kürtler, din ve inancı AKP ve RTE’den öğrenecek değil. RTE ve AKP’nin
dindarlığı tıpkı Muaviye’nin dindarlığına benziyor. Muaviye ve babası Ebu
Süfyan da, toplumu öbür dünya ve öbür dünyadaki cennetle kandırırdı. İşte
Türkiye’de yıllardır toplumu egemenlik altında tutan İslam aslında gerçek İslam
değil, maskedir, Muaviye’nin sahte İslam’ıdır. Kürtler bu sahteliğin etkisinden
kurtuldular. Hiçbir toplum özünde muhafazakar değildir toplumların ahlakî özü
vardır. Türkiye ve Ortadoğu örneğinde olduğu gibi demokratik dönüşümü
yaşayamayan toplumlar, uzun süre muhafazakar sistemin etkisinde kalırlar.

Kürtler, büyük bir mücadeleyle adı geçen muhafazakar sistemi
kendi zihniyetlerinde söküp attılar. Artık hiçbir gerici güç Kürtleri kendi
denetimlerine alamayacaklar, kayyumlarla da, Kürtler üzerinde etkili
olamayacaklardır. Marksizm her toplum ve ülkenin kendine özgü yapısı içinde
farklı isimlerle gelişim göstermiştir. Komünal sistem zaten toplumların daha
önce yaşadıkları özyönetim olmaktadır. Yani aslında Karl Marks, komünizmi
sonradan sıfırdan geliştirmedi. Marks, sanayileşmeyle beraber komünal sisteme
ideolojik açıdan zenginlik kazandırdı, komünal sistemin günümüz koşullarında
nasıl yaşanılacağının teorik ve ideolojik planlamasını yaptı. Yani Marks, dünya
toplumunun daha önce yaşadığı politik, ahlaki toplum ideolojisini yani sosyalizme
bilimsel yön kazandırdı.

Bugün Kürt halkı kendi öz yönetimlerini oluşturmak, politik
ahlaki toplumunu örmek için Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan öncülüğünde dişini
tırnağına takarak her türlü gericiliğe karşı mücadele veriyor ve vermeye de
devam edecek.

Kemal Söbe

Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi

www.lekolin.com – www.lekolin.org – www.lekolin.net –
www.lekolin.info -www.navendalekolin.com -http://kursam.org/index.html

0

21

TR

HE

:” ”

:””

” “,” ”

Etiketler: adiAltindaaraştırmadarligiDAYATILANhalkinakurdiKurdishkurdistanKurtLekolinmuhafazakarlikTurkishTürkiyezihniyet
Önceki yazı

Aydınlardan Dünyaya Çağrı

Sonraki Haber

Türk devletinin geçmişten-günümüze Kürdistan’ı işgal planları

Benzer Haberler

Batman Belediye işçilerinden AKP-Erdoğan rejimi ve kayyımına İslamiyet dersi
من القارئ

Batman Belediye işçilerinden AKP-Erdoğan rejimi ve kayyımına İslamiyet dersi

15 مارس 2020
Kapitalizm, fabrika ayarlarına mı dönüyor?
من القارئ

Kapitalizm, fabrika ayarlarına mı dönüyor?

15 مارس 2020
Herkes AKP’li olmak zorunda mı? Tabi ki “Hayır!
من القارئ

Herkes AKP’li olmak zorunda mı? Tabi ki “Hayır!

15 مارس 2020
Sonraki Haber
Türk devletinin geçmişten-günümüze Kürdistan’ı işgal planları

Türk devletinin geçmişten-günümüze Kürdistan’ı işgal planları

Öne Çıkan Yazılar

  • Komünar Sitesi Yayında

    Komünar Sitesi Yayında

    1186 Paylaşım
    Paylaş 474 Paylaş 297
  • Ermenistan 2 Gerillayı Neden Ve Nasıl Teslim Etti

    834 Paylaşım
    Paylaş 334 Paylaş 209
  • Sihad Barzani Komutasında MİT Yeni Üsler Kuruyor!

    1133 Paylaşım
    Paylaş 453 Paylaş 283
  • 30 Yıllık Serxwebûn Arşivi İnternette

    1015 Paylaşım
    Paylaş 406 Paylaş 254
  • İstihbarat ve Türk Devlet Geleneği –DOSYA 1

    994 Paylaşım
    Paylaş 398 Paylaş 249

Önerilenler

Özel Savaş Politikalarının Merkezi Amed

 Kerkük Karışacak! -ÖZEL HABER

2023’te Kürtleri Büyük Zafer TC’yi Yıkım Bekliyor Neden Mi?

MİT Rojava İşgal Operasyonu İçin Urfa’da Arap Aşiretleriyle Toplandı – ÖZEL HABER

Cinayet ve Katliam Çetesi MİT’in Unuttuğu Gerçek

  • Hakkımızda
  • İletişim
  • Tüm Yazılar
KÜRDİSTAN ARAŞTIRMALAR MERKEZİ

© 2020 Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi

Tekrar hoşgeldiniz!

Hesaba giriş

Şifrenizimi unuttunuz?

Tüm alanlar zorunludur

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Oturum aç

Add New Playlist