• kurdî
  • Turkish
  • الرئيسية
  • اخبار
  • مقالة
  • بحث
  • التحليل السياسي
  • حقائق
  • الكل
    • الدراسات الاستقصائية
    • الإعلانات
    • ريبورتاج
    • المحررين
    • علم البيئة
    • اقتصاد
    • المرأة
    • الشبيبة
    • الصحافة الاجنبية
    • تاريخ ولغة كوردستان
    • من نحن
    • تصريحات صحفيه
    • تحديثات
    • التاريخ
    • وثائقي
    • نصوص
    • من القارئ
    • وجهات نظر
    • المشاركات
    • تكنولوجيا
    • حقائق
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Göster
  • الرئيسية
  • اخبار
  • مقالة
  • بحث
  • التحليل السياسي
  • حقائق
  • الكل
    • الدراسات الاستقصائية
    • الإعلانات
    • ريبورتاج
    • المحررين
    • علم البيئة
    • اقتصاد
    • المرأة
    • الشبيبة
    • الصحافة الاجنبية
    • تاريخ ولغة كوردستان
    • من نحن
    • تصريحات صحفيه
    • تحديثات
    • التاريخ
    • وثائقي
    • نصوص
    • من القارئ
    • وجهات نظر
    • المشاركات
    • تكنولوجيا
    • حقائق
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Göster
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Göster
Anasayfa اقسام مقالات

Halepçe’den Werxelê’ye Kürtlerin Kimyasalla Mücadelesi

Yayınlayan Lekolin
8 أكتوبر 2021
Kategori: مقالات
282 6
A A
Halepçe’den Werxelê’ye Kürtlerin Kimyasalla Mücadelesi
Facebook İle PaylaşınTwitter İle Paylaşın
FacebookX

21. yüzyıl büyük devrimleriyle olduğu kadar, katliamvari olayların yaşandığı bir yüzyıl olma özelliğiyle de halkların belleklerinde derin izler bırakan büyük gelişmelere tanıklık etmiş etmeye de devam etmektedir.

Bilim ve tekniğin iktidar gücüyle birleşerek, iktidarı sağlamlaştırmanın en etkili aracına dönüştürüldüğü, bir dönem yaşanıyor.Her türlü tekniğin savaşların ve kitlesel kıyımın hizmetine sunulduğu, ırkçılığın, faşizmin ve milliyetçiliğin iktidarın temel harcı haline getirildiği ve bunun temel yaşam felsefesine dönüştürüldüğü bir sistem gerçekliği 21. yüzyıl gerçekliğini ifade ediyor.

Büyük paylaşım savaşları, nükleer silahların kullanılması, faşizmin gelişmesi, kimyasal gazlar ve kitlesel kıyımın bu denli yükseldiği başka bir tarih gerçekliği yoktur. Tarih sahnesinde insanlığa her türlü vahşet, imha, sömürü dayatılmış ve bu dayatmalar da belli güçlerin çıkarları uğruna yapılmıştır. Kürtler başta olmak üzere birçok halk da bu katliam siyasetinden nasibini almıştır.

Özellikle 21. Yüzyılda sömürgeci hegemon güçlerin sıcak savaş sahası olarak kullandığı Ortadoğu’da Kürt halkı özelinde savaş etiğine aykırı insanlık dışı yürütülen bir soykırım saldırısı söz konusudur.

1925’te imzalanan Cenevre Protokolü ile kimyasal gazların savaş sırasında kullanılması yasaklansa da söz konusu Ortadoğu’da hegemon devletlerin çıkarları ve her daim sömürüye ve işgale karşı boyun eğmeyen Kürtler olunca Cenevre öncesinde de ve sonrasında da kullanılan kimyasal silahlar meşru görülmüştür.

Her Kürdün asla unutmadığı unutamayacağı, hafızalarına kazıyarak nesilden nesile anlattığı 16 Mart 1988 Halepçe Katliamında resmi rakamlara göre 5 binden fazla kadın, çocuk, yaşlı içten içe yanarak katledildi, 15 binden fazla insan yaralandı. Saddam rejimine Almanya başta olmak üzere destek veren Batı Devletleri kimyasal gaz üretiminde kullanılacak maddeleri Irak rejimine ihraç ettiler ve bu gazların başlıca hedeflerinden birini sivil savunmasız Kürt halkı oluşturdu. Ne zamanki kendi ürettikleri canavar kendilerine diş gösterdi, o zaman alelacele bir şekilde de aynı güçler tarafından idam edildi. Çünkü Halepçe gibi katliamlar da uluslararası güçlerin payı ortaya çıkartılmak istenmiyordu.

Uluslararası güçlerin Kürt halkına yönelik gerçekleştirilen katliam saldırılarında üç maymunu oynadığı tek olay Halepçe Katliamı olmamıştır. Özellikle içinden geçtiğimiz yüzyılda kendini Kürt Halkının celladı olarak belleyen işgalci TC devleti kimyasal silah kullanımını bir üst düzeye taşırmıştır. İşgalci TC devletinin Kürt halkına ve onun özgürlük savaşını veren PKK gerillasına karşı kimyasal silah kullanımını kronolojik ve somut verileriyle sıralayacak olursak;

1994 yılından günümüze kadar Kürt halkına ve özgürlük gerillasına kimyasal silah kullanan işgalci TC devleti Besta’da, Cudî’de, Gabar’da, Bitlis’in Sipanê Xelat’ında, Güney Batının Engizeklerinde, Amed’in Andok dağlarında Apê Musa’da ve Bêzar dağlarında 128’den fazla özgürlük gerillasını şehid düşürdü.

Yine 2009’un Eylül ayında Çelê’de 8 özgürlük gerillasını kimyasal silahlarla şehid düşürdü. Savaş suçu işleyen işgalci TC devletinin kimyasal silah kullandığını ortaya koyan somut bulgular işgalci TC’ye kimyasal silah satan Alman hükümetine sunulduğunda “Türkiye’nin kimyasal silahlara sahip olduğu bizim açımızdan pek ihtimal dahilinde değil ama çok istiyorsanız Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü’ne (OPCW) başvurabilirsiniz” demişti. Buna şaşırdık mı? Hayır. Almanya daha önce Saddam rejimine ve onun da öncesinde işgalci TC’ye Dersim katliamında kullanması için en öldürücü kimyasal gazlardan biri olan ‘Napalm’ gazı satan devlettir. 

Daha yakın bir tarihe bakacak olursak; Faşist TC devleti 9 Ekim 2019 tarihinde Serêkaniyê ile Girê Spî kentleri başta olmak üzere Kuzey ve Doğu Suriye bölgelerine dönük işgal saldırısı başlattı. Bölgeyi havadan ve karadan yoğun bir şekilde bombardımana tutan işgalci TC devleti 13 Ekim’de Serêkaniyê ve Girê Spî’de onlarca çocuğun da içinde bulunduğu yüzlerce Kürt sivile karşı yakıcı olan ‘Sarin’ gazı vb. kimyasal silahlar kullandı. Serêkaniyê ile Til Temir hastanelerine kaldırılan yaralılarda görülen yanma vakalarında kimyasal silah kullanıldığına dair net bulgular olmasına rağmen OPCW işgalci TC’nin Serêkaniyê ve Girê Spî yönelik işgal saldırılarında kimyasal silahlar kullanması ile ilgili soruşturma başlatmayı reddetti. Bu insanlık dışı saldırılara karşın geçerli olan hegemon güçlerin çıkarları oldu. Çünkü bu saldırı gerçekleştirilirken işgalci TC devleti’nin OPCW Kimya ve Teknoloji Merkezi’ne her iki tarafın da tesadüfi olduğu konusunda ısrar ettiği 30.000 € (25.000 £) bağışlamasından birkaç gün sonra geldi. Yani İşgalci TC devleti OPCW’ye çoktan rüşvetini teslim etmişti. İşgalci TC’nin kimyasal silah saldırıları Suriye’nin Halep ve İdlib kentlerinde devam etti.

Kendini NATO’nun 2.büyük ordusu olarak yaftalayan işgalci TC devleti kullandığı SİHA, İHA, F-16 uçaklarını ve son çağ teknikler kullanmasına rağmen iradesini kıramadığı Özgürlük gerillasına karşı 23 Nisan 2021 tarihinde Medya Savunma Alanlarından Zap, Avaşin ve Metina bölgelerine yönelik başlattığı işgal operasyonu kimyasal silah kullanımını ayyuka çıkarmıştır.

Bir haftada giremeyeceğimiz yer yoktur diyen işgalci TC devleti 5 aydan fazladır alanda hakimiyet sağlayamazken girdiği bölgelerde de çakılıp kalmıştır. Buna karşın başvurduğu yöntem yine savaş etiğiyle bağdaşmayan kimyasal silah kullanımı olmuştur.

Önce 3 Mayıs’ta Mamreşo’da 10 gün soluksuz direnen 7 gerillaya karşı kimyasal silah kullanarak katletti. Ardından savaş tünellerini hedef alan kimyasal silah saldırılarında 8 Mayıs’ta Aris Faris alanında 5 gerilla şehit düştü. Girê Sor’da da 7 Temmuz’da, 1-26 Ağustos’ta, 2-3 Eylül’de ise 3 gerilla kimyasal silahlarla şehit düşürüldü.

En son Werxelê alanında APOCU Fedai Ruhla donanmış Özgürlük Gerillasının keskin iradesi karşısında sonuçsuz kalan işgalci TC devleti yoğun bir şekilde kimyasal silah kullanmaya başladı.

İşgalci TC devleti sadece Özgürlük gerillasına karşı değil bölgede yaşayan sivil Kürt halkına karşı da kimyasal silah kullanmaktan geri durmadı. 5 Eylül’de Berwarî Bala bölgesinde bulunan Hirûrê köyünü 5ten fazla kez kimyasal silahla bombaladı. Bombardımanda yaralanan sivillerin iç organlarında oluşan hasarlar kimyasal silah kullanıldığını teyit ettiriyordu.

İşgalci TC devleti kimyasal silah kullanımında lokal bir taktik uygulayarak uluslararası alanda kendine meşrutiyet kazandırmaya çalışırken Kürt halkına ve Özgürlük Savaşçılarına yönelik yürütülen insanlık dışı bu savaş karşında sergilenen Sessizlik Zehirleyerek Öldürüyor! Bunun bilincinde olan her Kürd insanı başta olmak üzere kendini Demokratik olarak gören kesimler işgalci TC’nin işlediği savaş suçlarına karşı demildest harekete geçmelidir.

Militan RÊHAT

Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi

Etiketler: Halebçeİşgalci TCkimyasal gazlarKürtlerwerxele
Önceki yazı

KDP Xelîfan’da MİT İçin Yeni Karakollar Kuruyor-ÖZEL HABER

Sonraki Haber

Uluslararası Komplo ve Dem Dema Azadiyê Hamlesi

Benzer Haberler

Cinayet ve Katliam Çetesi MİT’in Unuttuğu Gerçek
مقالات

Cinayet ve Katliam Çetesi MİT’in Unuttuğu Gerçek

8 يناير 2023
Yeni Gündem Algılarıyla Yenilgilerin Kamufule Edilmesi
مقالات

Yeni Gündem Algılarıyla Yenilgilerin Kamufule Edilmesi

4 يناير 2023
Çöktürme Planı Çerçevesinde Kültürel Soykırım Saldırıları
مقالات

Çöktürme Planı Çerçevesinde Kültürel Soykırım Saldırıları

21 ديسمبر 2022
Sonraki Haber
Uluslararası Komplo ve Dem Dema Azadiyê Hamlesi

Uluslararası Komplo ve Dem Dema Azadiyê Hamlesi

Öne Çıkan Yazılar

  • Komünar Sitesi Yayında

    Komünar Sitesi Yayında

    1186 Paylaşım
    Paylaş 474 Paylaş 297
  • Ermenistan 2 Gerillayı Neden Ve Nasıl Teslim Etti

    834 Paylaşım
    Paylaş 334 Paylaş 209
  • Sihad Barzani Komutasında MİT Yeni Üsler Kuruyor!

    1133 Paylaşım
    Paylaş 453 Paylaş 283
  • 30 Yıllık Serxwebûn Arşivi İnternette

    1015 Paylaşım
    Paylaş 406 Paylaş 254
  • İstihbarat ve Türk Devlet Geleneği –DOSYA 1

    994 Paylaşım
    Paylaş 398 Paylaş 249

Önerilenler

Özel Savaş Politikalarının Merkezi Amed

 Kerkük Karışacak! -ÖZEL HABER

2023’te Kürtleri Büyük Zafer TC’yi Yıkım Bekliyor Neden Mi?

MİT Rojava İşgal Operasyonu İçin Urfa’da Arap Aşiretleriyle Toplandı – ÖZEL HABER

Cinayet ve Katliam Çetesi MİT’in Unuttuğu Gerçek

  • Hakkımızda
  • İletişim
  • Tüm Yazılar
KÜRDİSTAN ARAŞTIRMALAR MERKEZİ

© 2020 Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi

Tekrar hoşgeldiniz!

Hesaba giriş

Şifrenizimi unuttunuz?

Tüm alanlar zorunludur

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Oturum aç

Add New Playlist