• kurdî
  • Turkish
  • الرئيسية
  • اخبار
  • مقالة
  • بحث
  • التحليل السياسي
  • حقائق
  • الكل
    • الدراسات الاستقصائية
    • الإعلانات
    • ريبورتاج
    • المحررين
    • علم البيئة
    • اقتصاد
    • المرأة
    • الشبيبة
    • الصحافة الاجنبية
    • تاريخ ولغة كوردستان
    • من نحن
    • تصريحات صحفيه
    • تحديثات
    • التاريخ
    • وثائقي
    • نصوص
    • من القارئ
    • وجهات نظر
    • المشاركات
    • تكنولوجيا
    • حقائق
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Göster
  • الرئيسية
  • اخبار
  • مقالة
  • بحث
  • التحليل السياسي
  • حقائق
  • الكل
    • الدراسات الاستقصائية
    • الإعلانات
    • ريبورتاج
    • المحررين
    • علم البيئة
    • اقتصاد
    • المرأة
    • الشبيبة
    • الصحافة الاجنبية
    • تاريخ ولغة كوردستان
    • من نحن
    • تصريحات صحفيه
    • تحديثات
    • التاريخ
    • وثائقي
    • نصوص
    • من القارئ
    • وجهات نظر
    • المشاركات
    • تكنولوجيا
    • حقائق
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Göster
Sonuç yok
Tüm Sonuçları Göster
Anasayfa اقسام المرأة

Köle Yoksul Toplumdan, Doğurgan Köle Yoksul Topluma Geçiş

Yayınlayan Lekolin
15 مارس 2020
Kategori: المرأة
248 11
A A
Köle Yoksul Toplumdan, Doğurgan Köle Yoksul Topluma Geçiş
Facebook İle PaylaşınTwitter İle Paylaşın
FacebookX

22 Eylül 2015 Salı Saat 18:07

Kalitesiz bir üreme ile toplumun yeniden inşasının mümkün olmadığı gün gibi aşikâr.18 yaşın da bir anne 3.çocuğunu doğuruyorsa ve bunun evlendikten sonra kendi için bir zorunluluk olduğunu düşünüyorsa, yaşamını sadece doğurmakla eş değer tutuyorsa üreme denen bu hastalığın önüne geçebilecek etkili çözümler bulmak zorunlu bir hal alıyor

Yaşamın devamı, soy devamlılığı, etnik kimlik ve mensubu
olduğu inancın devamı adına durmaksızın devam eden üreme. Ah şu üreme ne garip
bir şey. Yeryüzünde ki canlılardan sadece insana hasmış görünen ancak bütün
canlıların içinde bulunduğu bir çoğalma hali. Ve sadece insan yaşama dâhil
ettiği canlıları bu denli kontrollü, esaret altında ve kendine benzeterek adeta
kendi kopyasını yaratarak YAŞAMA DÂHİL ediyor… Kendi kopyası… Aman tanrım
düşünsenize diktatörlerin, hırsızların, canilerin, katillerin tabi bunun yanın
da dürüst onurlu olan onlarca canlı ama hepsi bir birinin benzeri. Ne demek
istiyoruz bir birinin benzeri derken!

Kararlar, düşünce sistemi, hayata bakış açısı hepsi bir
kopya yeni bir yaratım yok. Yeni bir sistem yok. Doğduğu sistemi tamamen kabul
eden buna entegre olan bir yaşam. 

Doğanın dengesini bozacak tarzda hızla devam eden üreme
bütün amaçlarından uzaklaşıp tamamen güdülerle devam etmek de. Cinselliğin,
cinsel dürtülerden ibaret, bütün duygulardan yoksunlaştığı hatta bazı kesimler
de hastalık haline geldiği dahi söylenebilir. Kontrolsüz tatmin olma duygusu
üremedeki kontrolsüzlüğü de artırmaktadır. Sürekli bahis ettiğimiz kendi
benzerini yaratma hali cinselliğin büründüğü bu hastalıklı halleri de artarak
devam etmektedir.

Diktatör sistemin 3-5 çocuk talep etmesi ve bu talebin yeni
doğan çocuğa doğum yardımı adı altında para vererek karşılığını bulmasını
hedeflemiştir. Bu konuyla ilgili aile bakanın resmi açıklaması şöyle:’’  Doğum Yardımı programı 633 sayılı Kanun
Hükmünde Kararnamenin Ek-4’üncü maddesi doğrultusunda 15 Mayıs 2015 tarihi
itibarıyla uygulanmaya başlamıştır. Bu hükme göre Türk vatandaşlarına, canlı
doğan birinci çocuğu için 300.-TL, ikinci çocuğu için 400.-TL, üçüncü ve
sonraki çocukları içinse 600.-TL tutarında doğum yardımı yapılacaktır. Doğum
yardımı aşağıdaki esaslar çerçevesinde yürütülecektir: Doğum yardımı
başvuruları 15/05/2015 tarihinde başlayacaktır. Doğum yardımı, 15.05.2015
tarihinde ve sonrasında gerçekleşen canlı doğumlar için verilir. Bu tarihten
önce doğan çocuklar için doğum yardımı verilmez. Ancak ödeme miktarına esas
çocuk sırasının tespitinde, diğer bir deyişle yeni doğan çocuğun kaçıncı çocuk
olduğunun belirlenmesinde 15.05.2015 tarihinden önce doğmuş olan çocuklar da
sayılır. Doğum yardımı annenin sağ ve Türk vatandaşı olması durumunda anneye
yapılacaktır’’

Yani köle yoksul toplumdan, doğurgan köle yoksul topluma
geçiş söz konusu olmuştur.

Tabi üremede ki bu durum sadece Diktatör’ün 3-5 çocuk talebi
ile sınırlı değil. Erkek egemen sistemin erkek çocuk sahibi olma isteği de
üremede ki kontrolsüzlüğün bir diğer nedenidir. sadece kız çocukları olan bir
erkek *erkek* çocuğu oluncaya kadar üremeye devam ediyor. Erkek çocuk sahibi
olamadığın da kız çocuklarının annesi olan kadını suçlayıp farklı arayışlara
gidiyor. Ya inanç sömürüsünü üst düzeyde yaşayan sözde âlimler ve hocalara
sığınıp muskalar, büyüler yapıyor. Ya türbe, türbe gezip çare arıyor. Bunların
yanı sıra toplum içinde de sıkça karşı karşıya kaldığımız çok eşliliği seçip
ona erkek çocuk veremeyen ve sözde kusurlu olan kadının yerine başka bir
kadınla üremeye devam ediyor. Bir erkek çocuğu olduğu zaman kendini yani sözde
erkekliğini kanıtlamış olup üremeye sürekli devam ediyor.

Doğanın dengesini bozan bu durum sosyo ekonomik ve sosyo
kültürel problemleri gün geçtikçe artırmıştır. Eğitim, beslenme ve barınma
koşulları gün geçtikçe ağırlaşmaktadır. Bu dengesizlik dengesi için de kendini
var etmeye çalışan veya var edebilen bir grup söz konusu olsa bile bunun
yetersiz kaldığı yeniliklerden uzak olan toplumun durumunu özetler tarzda
oluyor

Kalitesiz bir üreme ile toplumun yeniden inşasının mümkün
olmadığı gün gibi aşikâr.18 yaşın da bir anne 3.çocuğunu doğuruyorsa ve bunun
evlendikten sonra kendi için bir zorunluluk olduğunu düşünüyorsa, yaşamını
sadece doğurmakla eş değer tutuyorsa üreme denen bu hastalığın önüne
geçebilecek etkili çözümler bulmak zorunlu bir hal alıyor. 

FABRİKA GİBİ SERİYE BAĞLANMIŞ TEK TİP VE MODEL YARATIMLARDAN
VAZ GEÇİLMESİ GEREKTİĞİ BİLİNCİ BÜTÜN TOPLUMLARA VE CİNSLERE ANLATILMA. TOPLUM
DOĞRU ÜREME VE CİNSELLİK EĞİTİMİNDEN GEÇİRİLMELİDİR. AİLE PLANMASI YÖNTEMLERİ
DAHA ETKİLİ VE DÜZENLİ BİR ŞEKİLDE ANLATILMALI VE CİNSLER DE BU BİLİNÇ AÇIĞA
ÇIKANA KADAR VAZ GEÇİLMEMELİDİR.

YENİ TOPLUM YENİLİKLERLE MÜMKÜN OLACAKTIR. BİREYLERİN
BÜTÜNEN KENDİNİ YENİLEYİP YAŞAMA DÂHİL ETMEDİĞİ NOKTADA DOĞRU YAŞAM ÖRNEĞİ SÖZ
KONUSU OLMAYACAKTIR.

Dicle Roj

Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi

www.lekolin.com – www.lekolin.org – www.lekolin.net –
www.lekolin.info – www.navendalekolin.com                                                                                                 
 

Etiketler: araştırmaDogurganGecisKolekurdiKurdishkurdistanLekolinToplumaToplumdanTurkishTürkiyeYoksul
Önceki yazı

Bayık: Gerillanın Geri Çekilmesi İçin Hukuksal Zemin Oluşturulmalı

Sonraki Haber

ODTÜ’de PKK Bayrakları Dalgalandı

Benzer Haberler

Kendini Bilmezlerin Hezeyanları
المرأة

Toplumsal Sorunların Aşılmasında Çıkış Özgürlük Hareketidir

23 نوفمبر 2021
Doğa ve Kadın’ Arasındaki Güçlü Bağa Saldırı
المرأة

Doğa ve Kadın’ Arasındaki Güçlü Bağa Saldırı

13 أغسطس 2021
İktidarların sistemsel krizlerine karşı Devrimci Kadınların Çözümü
المرأة

İktidarların sistemsel krizlerine karşı Devrimci Kadınların Çözümü

1 أغسطس 2021
Sonraki Haber
ODTÜ’de PKK Bayrakları Dalgalandı

ODTÜ'de PKK Bayrakları Dalgalandı

Öne Çıkan Yazılar

  • Komünar Sitesi Yayında

    Komünar Sitesi Yayında

    1186 Paylaşım
    Paylaş 474 Paylaş 297
  • Ermenistan 2 Gerillayı Neden Ve Nasıl Teslim Etti

    834 Paylaşım
    Paylaş 334 Paylaş 209
  • Sihad Barzani Komutasında MİT Yeni Üsler Kuruyor!

    1133 Paylaşım
    Paylaş 453 Paylaş 283
  • 30 Yıllık Serxwebûn Arşivi İnternette

    1015 Paylaşım
    Paylaş 406 Paylaş 254
  • İstihbarat ve Türk Devlet Geleneği –DOSYA 1

    994 Paylaşım
    Paylaş 398 Paylaş 249

Önerilenler

Özel Savaş Politikalarının Merkezi Amed

 Kerkük Karışacak! -ÖZEL HABER

2023’te Kürtleri Büyük Zafer TC’yi Yıkım Bekliyor Neden Mi?

MİT Rojava İşgal Operasyonu İçin Urfa’da Arap Aşiretleriyle Toplandı – ÖZEL HABER

Cinayet ve Katliam Çetesi MİT’in Unuttuğu Gerçek

  • Hakkımızda
  • İletişim
  • Tüm Yazılar
KÜRDİSTAN ARAŞTIRMALAR MERKEZİ

© 2020 Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi

Tekrar hoşgeldiniz!

Hesaba giriş

Şifrenizimi unuttunuz?

Tüm alanlar zorunludur

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Oturum aç

Add New Playlist