HASANKEYF’E BARAJ YAPILIRSA 10 BİN YILLIK TARİH VE 100'E YAKIN CANLI TÜRÜ YOK OLACAK!
Dicle Nehri üzerinde yapımı süren Ilısu Barajı'nın yaratacağı tahribat görmezden gelinirken, tarihi eserlerin taşınacağı yönünde yapılan açıklamalar da gerçeği yansıtmıyor. Barajın vereceği zararı değerlendiren Êlih Ekoloji Meclisi Ilısu Komisyonu Üyesi Öner Öztürk, devlet kurumlarının hem bölge ekosistemine hem de tarihi eserlere karşı duyarsız olduğuna dikkat çekti
Dicle Nehri üzerinde yapımı süren Ilısu Barajı'nın
yaratacağı tahribat görmezden gelinirken, tarihi eserlerin taşınacağı yönünde
yapılan açıklamalar da gerçeği yansıtmıyor. Barajın vereceği zararı
değerlendiren Êlih Ekoloji Meclisi Ilısu Komisyonu Üyesi Öner Öztürk, devlet
kurumlarının hem bölge ekosistemine hem de tarihi eserlere karşı duyarsız
olduğuna dikkat çekti.
Dicle Nehri üzerinde yapılan Ilısu Barajı nedeniyle 10 bin
yıllık geçmişe sahip Êlih'in (Batman) Heskîf (Hasankeyf) ilçesi sular altında
kalacak. Barajla birlikte 100'den fazla canlı türünün yok olacağına dikkat
çeken Êlih Ekoloji Meclisi Ilısu Komisyonu Üyesi Öner Öztürk, barajın ömrünün
40 yıl olarak hesaplandığını, fakat 30 yıla kadar düşebileceği ve çok kısa bir
süre için elektrik üreteceğini belirti. Halk arasında Ilısu Barajı'nın
tamamlandığı ve geri dönüşü olmayan bir seviyeye ulaştığı algısının olduğuna
değinen Öztürk, "Ilısu barajının inşaatı iki aşamalıdır. Bir tanesi suyun
önünü kesecek setin inşaatıdır. Bu kaba bir inşaat ve bugün ki teknolojiyle
kolay yapılabilecek bir inşaattır. Bunun inşaatı büyük oranda tamamlanmıştır.
Ama asıl inşaat elektrik üretecek olan HES inşaatı. Ve bu inşaat henüz
başlamamış. Çünkü hem yapım maliyeti daha fazla hem de çok zor. Devlet baraj
yapımının iptal edilme ihtimaline karşı bu inşaatı ağırdan alıyor" dedi.
'Beklenenden Daha Az Enerji Üretecek'
Ilısu Barajı projesinin yapıldığı yıllarda Dicle Nehri'nde
akan su miktarının çok daha fazla olduğunu aktaran Öztürk, son dönemlerde
yaşanan iklim değişiklikleriyle birlikte suda büyük bir azalmanın olduğunu
söyledi. Bu yüzden beklenenden daha az elektrik üreteceğini ifade eden Öztürk,
"Bir yandan da bu baraj tarım alanlarının büyük bir kısmını sular altında
bırakacak. Dolayısıyla diğer barajlarda olduğu gibi sulama kanalı projesi
düşünülmemiş. Çünkü geriye sulanabilecek tarım alanları kalmıyor. Böyle bakınca
aslında ekonomik olarak çok mantıksız ve tarihi turistik merkezi Hasankeyf'i
yok ediyor. Ayrıca beklenenden öte bu barajın ömrü daha kısa olacak"
şeklinde konuştu.
'100'e Yakın Canlı Türü Yok Olacak'
Devletin, beklentisinin barajdan gelecek elektrik ve
ekonomik kazanç olmadığını dile getiren Öztürk, baraj yapımında güvenlikçi
politikaların etkili olduğunu anımsattı. Barajın yapımıyla birlikte 100'e yakın
canlı türünün yok olacağına dikkat çeken Öztürk, şunları söyledi: "Projeyi
sunan Devlet Su İşleri'ne Dicle vadisindeki doğal yaşamı korumak için ne gibi
önlemler düşündüklerine dair bir soru yönelttik. Bize geri dönüş olarak
verdikleri cevap; 'Dicle vadisinde herhangi bir özel yaşam alanı olmadığından
herhangi bir önlem almadık' şeklindeydi."
'Hiç Bir Tarihi Eser Taşınmadı'
Başta Zeynel Bey Türbesi olmak üzere Heskîf'te bulunan
birçok tarihi eserin yapılan ihaleler sonucu taşınacağı iddialarının basına
yansıdığını hatırlatan Öztürk, "Bugüne kadar herhangi bir tarihi eser
taşınmadı. İlgili kurumlara tarihi eserlerin taşınıp taşınmadığı konusunda
sorular sorduk. Fakat yetkililerden hiçbir bilgi alamadık. Yani henüz Zeynel
Bey türbesinin taşınması ile ilgili açıklanmış resmi bir bilgi yok" dedi. Dicle
Haber Ajansı/DİHA
Kürdistan Stratejik
Araştırmalar Merkezi
www.lekolin.com -
www.lekolin.org - www.lekolin.net – www.lekolin.info - www.navendalekolin.com