41. Yılda Devrim ve Özgürlük Bayrağı Daha da Yükseklerde Dalgalanacaktır
PKK’nin
40.yıl dönümü tüm Kürdistan parçalarında ve başta Avrupa ülkeleri olmak üzere
Kürtlerin yoğun olarak bulunduğu farklı coğrafyalarda büyük bir coşku ile
kutlandı. Ancak bu kutlama ile yeni bir mücadele yılına girilirken, aynı zaman
da gerek Özgürlük ve Demokrasi Mücadelesinin gerekse de Kürdistan halkının
tarihinde yeni bir dönemi de başlatmış oldu. Bunu sağlayan da, 40 yılın
birikimi, tecrübesi ve kazanımları ile geride kalan mücadeleyle dolu, büyük
bedeller ödenerek yaşanmış olan yılların sağlamış olduğu; düşünce, örgütlenme
ve mücadele de yakalanan/ulaşılan düzey olmuştur. PKK 41.yılında böyle bir
mücadele dönemine girmiş bulunmaktadır.
Bugüne
kadar PKK mücadele pratiğini sorgulamış ve bundan büyük sonuçlar çıkarmıştır.
İçerisine girilen 41.mücadele yılı da, çıkarılan bu sonuçların hamlesel düzeyde
büyük başarıların elde edilerek tarihe yazılacağı bir dönemin başlangıcı
anlamına gelmektedir. Bu gerçekliğin doğru kavranması ve bilince çıkarılması
gerekmektedir.
Kuşkusuz
PKK’nin önceki yıllarda yaşamış olduğu kuruluş yıl dönümleri içerisine girmiş
olduğu mücadele dönemleri de tarihsel öneme sahip olan adımların atılmasını ve
kazanımların elde edilmesini sağlamıştır. Ancak her mücadele döneminin farklı
özellikler ifade etmesi, birbirinin tekrarı olmaması PKK’nin 40.yılını geride
bırakarak içerisine girdiği yeni mücadele yılını, farklı olan yönleri ile
birlikte değerlendirmeyi ve ona göre de bir anlamlandırmayı gerekli
kılmaktadır.
PKK’nin
kurulması yönünde ilk kararlaşmanın yaşandığı ilk andan itibaren de bu böyle
olmuştur. Hatta PKK’nin kuruluş kararının kendisi bile böyle bir gerçekliği anlatmaktadır.
Bu anlamda PKK’nin kuruluşunun kendisi, Önder Apo tarafından oluşturulan öncü
grup örgütlenmesi ve mücadelesinin gelişiminin bir sonucudur. Öncesinde çok
yoğun bir şekilde, büyük bedeller ödemeyi göze alan, 6 yılı bulan ideolojik
şekilleniş ve grup örgütlenmesi temelinde oluşmuştur. PKK’nin ideolojik,
örgütsel vb. gerçekliği de asıl olarak kaynağını bu mücadele gerçekliğinden
almaktadır.
PKK’nin
kuruluşu nasıl Apocu Hareketin gelişiminde yeni bir dönemi başlatmışsa, aynı
şekilde PKK’de kuruluşuyla birlikte yeni mücadele dönemlerin başlatılmasına,
kazanılmasına öncülük yapmıştır. Kürdistan’da devrimci süreci başlatarak, halkı
iktidar/devlet dışı olarak örgütleyecek olan örgütlenme ve mekanizmalarını
oluşturmaya başlaması, o güne kadar sömürgeci- faşist TC devletinin yürüttüğü
soykırımcı imha savaşına karşı, halkın meşru savunma savaşını başlatması ve
Demokratik Ulus İnşa Mücadelesinde bir kurmay güç olarak öncülük rolünü
oynaması da bu gerçekliğin somut bir göstergesidir. 41.mücadele yılına
girişiyle birlikte başlayan mücadele döneminde ise, PKK tüm bu alanlarda
öncülük rolünü daha yetkin bir şekilde oynamaya
hazır bir hale gelerek girmiş bulunmaktadır. Apocu Hareketin yaklaşık yarım asırlık
tarihi içerisinde; 40 yılını içeren partileşme, 34 yılını geride bırakan
askerileşme/ordulaşma ile 14 yıldır da devam eden Demokratik Ulus İnşa
Mücadelesindeki arayışçılığı ve gerçek kılma mücadelesi de böyle bir görev ve
sorumluluklarını yerine getirmeye hazır olduğunu göstermektedir.
Soykırımcı-
sömürgeci faşist TC devleti ve göbekten bağlı olduğu emperyalist, küresel
sermaye güçleri de bu gerçekliği görmekte ve bilmektedirler. Onun içindir ki,
PKK’nin 40.yılını geride bırakmaya hazırlandığı bir süreçte, PKK’nin içerisine
girmek üzere hazırlandığı yeni mücadele döneminde rolünü oynamasının önüne
geçmek için karşı cepheden saldırıya geçmişlerdir. 20.yılını geride bıraktığı
bir süreçte Uluslararası komployu güncelleştirmelerinin, TC devletinin soykırımcı
saldırılarının önünü açmalarının ve Güney Kürdistan-i kimi güçleri Özgürlük ve
Demokrasi Mücadelemize karşı kullanmak istemelerinin asıl nedenini de bu gerçeklik oluşturmaktadır.
Önder
Apo, içerisinde tutulduğu esaret koşullarında uluslararası komplonun hedefine
ulaşmasını engellediği gibi, gerçekleştirdiği karşı hamle ile de onu
geriletmesini bilmiştir. Bu doğrultuda atmış
olduğu adım ile birlikte de hem Kürdistan devrimi hem de Dünya Sosyalist
Hareketleri için yeni bir mücadele ve yükseliş dönemini başlatmıştır. Aynı
şekilde PKK; tasfiyeci ihanet çizgisini bertaraf ederek, örgütsel olarak daha
da güçlenmiş ve tarihi 1 Haziran Hamlesini gerçekleştirmiştir. Özgürlük ve
Demokrasi çizgisi Rojava Kürdistan’ında somutlaşarak Ortadoğu ve Dünya
Halklarına ilham ve güç kaynağı
haline gelmiştir.
Bu
gerçeklikler nedeniyledir ki, kuruluşunun 40., uluslararası komplonun da
20.yılını geride bırakan PKK’nin; Önder Apo’nun ışıklı yolunda ilerleyerek
gireceği yeni mücadele döneminde; devrime, özgürlüğe her zamankinden daha yakın
bir hale gelinmesi uluslararası komplocu güçleri komplolarını güncelleştirerek,
karşı saldırıya geçmelerinin asıl nedeni oluşturmuştur. Hedefleri yine aynıdır.
Mutlak tecritle Önder Apo’nun halk ve parti ile bağlarını koparmak, öncü kadro
ve yöneticilerini devre dışı bırakarak PKK örgütlülüğünü zayıflatarak dağıtmak
ve böylece Kürdistan’da kendi işbirlikçi çözümünü ve liderliği önünde görmüş
oldukları en büyük engel ortadan kaldırılmak istenilmektedir.
PKK
41.yılında yeni bir mücadele dönemine bu şekilde; bir yanda devrime, özgürlüğe
her zamankinden daha da yaklaşırken, diğer yandan da buna karşı başta uluslararası
komplocu güçler ve onların işbirlikçisi olan soykırımcı- sömürgeci TC devleti
olmak üzere işbirlikçilerinin yoğunlaşan saldırıları altında girmiş olmaktadır.
Fakat
burada bilinmesi gereken bir gerçeklik var. O da, bugüne kadar olduğu gibi;
içerisine girilen bu yeni mücadele döneminde de kazananın yine Önder Apo, PKK
ve Kürdistan halkının olacağıdır. Ancak bu da kendiliğinden değil; bugüne kadar
olduğundan daha fazla bedeller ödemeye hazır hale gelinerek, devrim ve özgürlük
bayrağı daha da yüksekler de dalgalandırarak sağlanacaktır.
Cemal Şerik
Kürdistan Stratejik Araştırmalar Merkezi
www.lekolin.com - www.lekolin.org - www.lekolin.net –
www.lekolin.info -www.navendalekolin.com -http://kursam.org/index.html-
http://kursam.net/index.html